Ana Sayfa / Hayvan için Arama Sonuçları (Sayfa 18)

Hayvan için Arama Sonuçları

Konuşan Kâinat Meclisi Üyeleri 

Konuşan kainat meclisi üyeleri Seyyaha göklerin nur yaldızı ile yazılan güzel yüzü görünür. Gök kahramana kendisine bakmasını söyler! Bana bak aradığını sana bildireceğim. Der, oda bakar görür ki “Eserin odağında bakmak ve konuşmak fiili vardır. Asırlarca kainattaki olayları okuyamayan ve onlarla konuşamayan insanlar o kainatın cüzlerine ilah olarak bakmışlar, kimi …

Devamını Oku »

“Fikret-i beyzâda süveydâ-i kalb bulunmazsa, basiretsizdir”

‘FİKRET-İ BEYZÂDA SÜVEYDÂ-İ KALB BULUNMAZSA, BASİRETSİZDİR!.. “Nur-u fikir, ziya-yı kalble ışıklanıp mezc olmazsa,  zulmettir, zulüm fışkırır.”  (Hakikat Çekirdekleri) bu vecizeyi nasıl anlamalıyız…   “…güneşi ziya, ayı nur yapan..” (Yunus,5) ayet-i Kerime de beyan edildiği gibi,  ‘Nur’ tecelli  ‘Ziya’ da ışık kaynağı olduğundan; Bu durum da ‘Ziya-yı kalb’, ruhun da mekanı olan kalbin sürur …

Devamını Oku »

Şehir Kuran İnsandan İnsan Kuran Şehre

Şehir Kuran İnsandan İnsan Kuran Şehre -Kur’ân-ı Kerim’de Şehirle Alakalı Kelimeler Bağlamında Bir İnceleme- Prof. Dr. Ali Karataş 1 İnsan kendisine verilen çeşitli yetiler sayesinde varlıkla ilişki kuran, kişiliğini ve kimliğini inşa eden bir varlıktır. Ancak bu inşa süreci boşlukta gerçekleşmemekte, bilakis birçok faktör kişilik ve kimlik inşasını etkilemektedir. Bireyin …

Devamını Oku »

Bediüzzaman ve Mağara

Bediüzzaman ve Mağara Bediüzzaman’ın hayatında mağara önemli bir gelişme merdivenidir, hayatı boyunca mağaralara kapanmak ister ama kader onu bir vesile ile kalemin başına getirir, bu hayatı boyu devam eder, demek yaptığı işe ilahi bir itişle sürüklenir o da kabul eder ve yazar. Çok sembolik ve fantastik bir hayatı vardır, harika …

Devamını Oku »

Üç Fitne

Üç Fitne İslamiyet tarih boyunca üç büyük saldırı ile karşılaştı. Birincisi: 1099 da başlayan haçlı seferleri. 15 Temmuz 1099 tarihinde Papa Urban’ın teşvikiyle yapılan ilk haçlı seferinde Kudüs’ü ele geçiren hıristiyanlar büyük bir katliam yaptılar. İçeride 75 bin, toplamda 220 bin müslümanı ve yahudiyi öldürdüler. Sonraki yıllarda haçlılar hep mağlub …

Devamını Oku »

Ey Âdemoğlu! Sen Günlersin

EY ÂDEMOĞLU! SEN GÜNLERSİN Orhan ÇOLAK “Ey Âdemoğlu! Sen günlersin. Bir gün geçince bir parçan da gidiyor demektir.” Böyle dediği rivayet edilmiştir Hasan Basrî hazretlerinin. Tabiin nesli içinde kendisinden sonraki tüm ilim gelenekleri için bir yol gösterici olan bu büyük insanın, zamanın değeri hakkında söylediği bu hikmetli söz, takip eden …

Devamını Oku »

Cemil Meriç’in Mağarası ve Mağara İstiâresi

Cemil Meriç’in Mağjarası ve Mağara İstiaresi Cemil Meriç Mağaradakiler diye bir kitap yazmış, mağara çok anlamlara gelen bir kelime. Tarihin ve dinin akışı içinde mağaralar özel yerlere sahip, ama büyük mana katmanlarına dâyelik etmiş bir kelime. Peygamberimizin hayatında Hira Mağarası özel bir yere sahip orada vahyi Cebrail’i beklemiş, ilk vahiy …

Devamını Oku »

Nereden Nereye, Abduddahman Gaziye?

Nereden Nereye, Abduddahman Gaziye? Abdurrahman Gazi’den bahseden ilk tarihi kaynak H. 936 M.1529 yılında Kanuni adına Erzurum ve havalisinin ilk yazıcı defteridir. Bundan sonraki defter de 1591 Abdurrahman Gazi’den ve Hz. Peygamber’in alemdarı olarak bahsetmektedir. Evliya Çelebi ise; “Eğerli Dağı dibindeki Hz. Abdurrahman Gazi teferrüşgah, mürtefi, cihannüma bir tekkede medfundur. Hindi …

Devamını Oku »

Sahte Sanatçılar

Sahte Sanatçılar Kainatta yaratılan sanatlı eserler haricinde insanlığın vücuda getirdiği kendine özgü bir sanat eseri yoktur. Önüne konan kelimelerden farklı cümleler kurmak, notaları farklı yerleştirip beste yapmak, parçaları birleştirmek. Bunlar ihtimallerden bir ihtimaldir. Bu alemde benzeri olmayan bir eseri, kopya etmeden, terkip ve taklit etmeden yapan var mıdır? Bunu bugüne …

Devamını Oku »

Kemâle Ulaşmadıkça, İhtiraslarının Kurbanı Olmaktan Kurtulamaz!.. 

KEMÂLE ULAŞMADIKÇA, İHTİRASLARININ  KURBANI OLMAKTAN KURTULAMAZ!.. “Nefyedenlerin nazarları ayrı ayrı olduğundan, dâvâları da ayrı ayrı olur.  Nefsü’l-emre hükmedemiyorlar.  Çünkü nefsü’l-emirde nefiy ispat edilmez.  Çünkü ihata lâzımdır.” (6.nota)   Kafirlerin çokluğu, inkarlarında birlik olmaları, iman edenleri telaşa düşürmemeli!.. Güç ve kuvvet, kıymet ve değer, sayı çokluğunda değildir!..   İnsan, insanlığı kazanmadıkça,  iman ile kemâle ulaşmadıkça,   ihtiraslarının  …

Devamını Oku »

Meyelân Cüz-i İhtiyarî’nin Aslıdır, Esasıdır

MEYELAN CÜZ-İ İHTİYARİ’NİN ASLIDIR ESASIDIR.  “Cüz-ü ihtiyarînin üssü’l-esası olan meyelân,  Mâtüridîce bir emr-i itibarîdir, abde verilebilir.  Fakat Eş’arî ona mevcut nazarıyla baktığı için, abde vermemiş.” (26. Söz) Meyelan cüz-i ihtiyari’nin aslıdır esasıdır.  Maturidi, meyelanı emr-i itibari kabul etmiş ve kula vermiştir. Yani; Emr-i itibarî, “itibar edilen, öylece kabul edilen,  hariçte varlığı olmamakla birlikte o şekilde kabul gören …

Devamını Oku »

Kamer Sûresindeki Güzellik

Kamer Suresindeki Güzellik Kamer kelimesindeki kaf, mim, ra harfleri, ayın evrelerini andırıyor. Ra harfi hilal şeklini gösteriyor. Ayetlerin sonuna baktığımızda, kamer suresinde bütün ayetler ra ile yani hilal ile bitiyor. Her ayet hilali gösteriyor. 54. Surede 55 defa ra tekrarı elbette bir kasdı, bir iradeyi gösterir. Rastgele olmadığını akıl tasdik …

Devamını Oku »

Bediî Kimlik, Estetik Duyarlılık

Bedii kimlik, estetik duyarlılık Evet bu dünya memleketine ve misafirhanesine gelen her bir misafir, gözünü açıp baktıkça görür ki: Gayet keremkârane bir ziyafetgâh Ve gayet sanatkârane bir teşhirgâh  Ve gayet haşmetkârane bir  ordugâh ve talimgâh  Ve gayet hayretkârane ve şevkengizane bir seyrangâh ve temaşagâh  Ve gayet manidarane ve hikmetperverane bir …

Devamını Oku »

Sap, Sapı, Sapık

Sap Sapı, Sapık Sap, değişik anlamlara gelen bir kelime. Hatta bazen kelime bile değil, hece. Sap; ekinin başağı alınmış kısmı.. Sap; kazmaya, küreğe, kesere baltaya takılan uzun sopa. Armutun sapı, Keser sapı, Kürek sapı, Balta sapı, Kazma sapı.. Sap, deyimlerimizde de sıkça kullanılan, anlam zenginliği olan bir kelime. Sap gibi …

Devamını Oku »

İspata Kahramanları ve Zindan-ı Atâlet

ISPARTA KAHRAMANLARI VE ZİNDAN-I ATÂLET Öz Kur’an’a ve imana hizmet mi, yoksa mevcut imandan istifade ile şahsî kemâlata çalışarak uhrevî makam ve mevki elde etmek mi, daha ehemmiyetli olduğu…  İmanî ve Kur’an’î hizmetlerde sürecin mi, yoksa sonucun mu, asıl olması lazım geldiği noktasının, kemiyet ve keyfiyet değerleri açısından mukayese ve …

Devamını Oku »