Ana Sayfa / Tahiri için Arama Sonuçları (Sayfa 18)

Tahiri için Arama Sonuçları

Hasan Âtıf EGEMEN

Hasan Âtıf EGEMEN Aslen Sinoplu olan Hasan Âtıf Egemen, Üstad’ı ilk kez Kastamonu’da ziyaret etmiş muhterem bir Nur talebesidir. Babası ilkokul öğretmeniydi. Kendisi, Osmanlı döneminde Sinop’ta tahrirat kâtipliğinde görevliydi. Sonra telgrafçılığa başladı. Savaş yıllarında telgraf memuru olarak görev yaptı. Askerliğini de böylece tamamladı. Çok güzel bir hattı vardı ve Risale-i …

Devamını Oku »

Gaye Sahibi Olmak

Risale-i Nur Hizmet Mesleğinde GAYE SAHİBİ OLMAK ESASI Rıza-yı İlahîyi esas maksad yapıp gaye-i hayal sa­hibi ol­makla dava adamı vasfını kazanmak ve dünyayı ahirete vesile yapmak. İnsanın değeri bu gayeye bağlı­lığı derecesine göre olur. Fâni dünya hayatını gaye ya­pan insan, hakikatte değer kazana­maz. A- Marifetullahı Kazanmak Gayesi: 1- بِسْمِ اللَّهِ …

Devamını Oku »

Risâle-i Nur Mesleğinde Sadakat Esası

RİSÂLE-İ NUR MESLEĞİNDE SADAKAT ESASI, DÜSTURU SADAKAT NEDİR, NASILDIR? Lügat manası: 1. (Sıdk.dan) Dostluk, bir kimseye Allah (C.C) için kalpten bağlılık, kalbî ve samimî doğrulukla olan dostluk. Dostlukta sebat, vefadarlık. (Yeni Lügat, Abdullah YEĞİN). 2. Bir ameli, Allah emrettiği için yapmak, ihlâs; emredildiği gibi yapmak ise sadakattir. Sadakatin bir manevî, …

Devamını Oku »

RAMAZAN – İKTİSAT VE ŞÜKÜR RİSALELERİ

RAMAZAN-İKTİSAT VE ŞÜKÜR RİSÂLELERİ İKİNCİ RİSALE OLAN İKİNCİ KISIM RAMAZAN-I ŞERİFE DAİRDİR Birinci kısmın âhirinde şeair-i İslâmiyeden bir nebze bahsedildiğinden şeairin içinde en parlak ve muhteşem olan ramazan-ı şerife dair olan bu ikinci kısımda, bir kısım hikmetleri zikredilecektir. Bu İkinci Kısım, ramazan-ı şerifin pek çok hikmetlerinden dokuz hikmeti beyan eden …

Devamını Oku »

VELİ IŞIK KALYONCU

Veli Işık KALYONCU (Bediüzzaman’ın ifadesiyle; Kastamonulu Veli) 1936 Kastamonu doğumlu olan Veli Işık Kalyoncu, Bediüzzaman Hazretlerinin Emirdağ dönemi şahitlerindendir. Ilk ve orta eğitimini İnebolu ve Kastamonu’da tamamlamıştır. Ankara İlahiyat Fakültesini bitirdikten sonra, emekli öğretmen olduğu 1989 senesine kadar çalıştı. Özellikle Ankara’da, Kastamonulu ve diğer yerlerden üniversite talebeleri ve ağabeylerle önemli …

Devamını Oku »

SELAHADDİN ÇELEBİ

SELAHADDİN ÇELEBİ İnebolulu, Nazif Çelebi’nin de oğludur. Risale-i Nurda çokça adı geçen, “Abdurrahman iltifatına mazhar olmuş Kastamonu kahramanlarındandır. İnebolu’nun Küçük Isparta olmasında hissesi büyüktür. Denizli ve Afyon hapislerinde bulunmuştur. Faal bir Nur Talebesi olarak yaşamış, sadakatle imana ve Kur’an’a Risale-i Nur yoluyla hizmet etmiştir. Aşağıda bu zatın bazı hatıraları vardır. …

Devamını Oku »

AHMED NAZİF ÇELEBİ

Ahmed Nazif ÇELEBİ 1891 yılında, Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde doğdu. Henüz 17 yaşlarındayken, gazetelerin “Bediüzzaman” lâkaplı birinden övgüyle bahsettiğini görmüş, ilk olarak bu gelişme sonucu Üstad Bediüzzaman kalbinde yer etmişti. Bediüzzaman 1908’de İnebolu’yu ziyarete geldiğinde, yolcu edildiği sırada, çarşıda Nazif Çelebi ile göz göze geldiler. Bir anlık selâmlaşmanın üzerinde bıraktığı sıcak …

Devamını Oku »

MEHMED FEYZİ EFENDİ

Mehmed Feyzi Efendi (Mehmet Feyzi ŞALLIOĞLU – PAMUKÇU)* Yazan: Turhan KARADERE Gerek ulema ve evliya yurdu Kastamonu’nun gerekse son asırda adeta Asr-ı Saadet yıldızlarının tam kardeşlerini yetiştiren Risale-i Nur mekteb-i irfanının medâr-ı iftiharlarından; evlâd-ı Resul’den (a.s.m) büyük âlim, velî bir nur talebesi olan Mehmed Feyzi Efendi, 18 Mart 1912 senesinde Kastamonu’da, …

Devamını Oku »

İBRAHİM FAKAZLI

İbrahim FAKAZLI İnebolu kahramanlarindan, İbrahim Fakazlı, ömrünü Risale-I Nur dairesinde iman – Kur’an hizmetine vermiş bahtiyarlardandır. Aşağıdaki hatıraları kendisi hakkında yeterli malumatı vermektedir: İbrahim Fakazlı Ağabeyin hâtıralarını mülakat tarzında kaydetmiştik. Üstad Bediüzzaman Hazretlerini ilk defa nerede, nasıl ve kiminle beraber ziyaret ettiniz? İkinci Cihan Savaşında ihtiyat askeri iken bir gece rüyamda …

Devamını Oku »

ABDULLAH YEĞİN

Araçlı Abdullah YEĞİN Abdullah Yeğin, henüz bir ortaokul talebesi iken Bediüzzaman Said Nursî’yi ziyaret edip elini öpmüş ve Ona talebe olmuştu. Daha sonra kendisine Bediüzzaman “Nurcuların Abisi” diye iltifat edecekti. Abdullah Yeğin, arkadaşlarıyla gerçekleştirdiği bir ziyaretinde, Üstad Bediüzzaman’a “Muallimlerimiz Allah’tan bahsetmiyor. Bize Hâlıkımızı tanıttır” demişti. Daha sonra bu soru ve cevap …

Devamını Oku »