Ana Sayfa / Muhammed için Arama Sonuçları (Sayfa 208)

Muhammed için Arama Sonuçları

Kastamonu bir Müslümanın yaşayacabileceği bir şehir / Mehmet Şevket Eygi

.    Mehmet Şevket EYGİ Kastamonu bir Müslümanın yaşayacabileceği bir şehir Yedi Ay Önceki Kastamonu Seyahatim Oldum olası plansız ve programsız çalışırım. 2011’in Eylül’ünde üç dostumla Kastamonu’ya yaptığım seyahat hakkında yedi ay sonra şu satırları yazabiliyorum… Seyahatin gayesi, merhum dostumuz, üzerimizde tuz ve ekmek hakkı olan Ebüzziyafe Dökümcü Şevket beyin …

Devamını Oku »

Nefsin Mertebeleri (Nüfus-u Seb’a)

Nefsin Mertebeleri (Nüfus-u Seb’a) Nüfus-u seb’a, nefis terbiyesindeki yedi kademe, yedi safha demektir. Tasavvuf yoluyla hakikate geçmek, bir mürşid rehberliğinde bu safhalardan geçilerek olmaktadır. Nefs-i emmâre: Nefsin terbiyeden geçmemiş ham halidir. Ulvi şeylerden gafil, süfli şeylere müştaktır. Münker ve günah olan şeyleri işlemeyi teşvik ve emreder. Kur’an’daki: “Çünkü nefs, kötülüğü …

Devamını Oku »

Mürşid-i Kâmil / Mehmed Kırkıncı

Mürşid-i Kâmil / Mehmed Kırkıncı Mehmed KIRKINCI Mürşid; Resûlullah’ın (s.a.v) yolundan giden, insanları irşat eden, doğru yolu gösteren, üstün bir kimse ve rehber gibi manalara gelir. Mürşid-i Kamil, ehl-i sünnet itikadını iyi bilen, İslami ilimlere tam vukufiyeti olan ve her halinde istikamet üzere yaşayan kişidir. Suhreverdi, mürşid-i kamil’in vasıflarını sayarken, …

Devamını Oku »

Hayat-ı dünyeviyeyi baki hayata bilerek tercih etmek

Bugünlerde iki ince mesele kalbe geldi, vaktinde kaleme alamadım. O vakit geçtikten sonra o ehemmiyetli hakikatlere birer işaret ederiz. Birincisi: Kardeşlerimizden birisinin namaz tesbihatında tekâsül göstermesine binaen dedim:Namazdan sonraki tesbihatlar tarikat-ı Muhammediyedir (a.s.m.) ve Velâyet-i Ahmediyenin (a.s.m.) evradıdır. O noktadan ehemmiyeti büyüktür. Sonra, bu kelimenin hakikati böyle inkişaf etti:Nasıl ki, …

Devamını Oku »

Risale-i Nur Mesleğinde Meslek Düsturlarının Değişmezliği Esası

Risale-i Nur Mesleğinin Değişmezliği Esası Risale-i Nur hizmetinde temel teşkil eden meslek düsturlarının değişmezliği de bir esastır. Risale-i Nur hizmetinde temel teşkil eden ve aşağıda kısmen tesbitleri yapılmış olan meslek düsturlarının değişmezliği de bir esastır. Hakiki keyfiyete medar ve Risale-i Nur’un hizmet hayatında hiçbir zaman değişmeyecek olan bu esaslar, R. …

Devamını Oku »

Bursa’dan Strazburg’a uzanan Peygamber coşkusu / İsmail AKSOY

İsmail AKSOY Bursa’dan Strazburg’a uzanan Peygamber coşkusu Geçtiğimiz 23 Nisan günü Bursa Muş-İl Der’in davetlisi olarak Kutlu doğum programına konuşmacı olarak iştirak etmenin heyecan ve gururunu yaşadım. Türkiye’nin ve tüm dünya Müslümanlarının coşkuyla yâd ettikleri mevlîd-i Nebî’nin ihtişamı salonlardan ve gönüllerden taşıp bütün âfâkı nurlandırdı. Şarkın mert ve cömert insanlarının …

Devamını Oku »

İyi tüccar / Metin KARABAŞOĞLU

Metin KARABAŞOĞLU İyi tüccar Kıraç dağlar arasında bir vadiye kurulmuş bir şehirdi Mekke. Ama Kâbe vesilesiyle, Arabistan’ın her tarafından insanı kendisine cezbederdi. Bu kıraç ama ziyaretçisi bol diyarda insanların bir numaralı maişet kaynağı, ticaretti. Medine gibi, Hayber gibi ziraat zengini diyarların aksine, Mekke’nin zenginleri ticaret zenginiydi. Bir bakıma, bir tüccarlar …

Devamını Oku »

Kutlu Doğum Buluşması /Yunus MÜREBBİ

K Ü R S Ü Yunus MÜREBBİ Kutlu Doğum Buluşması Malumunuz, geçtiğimiz hafta Kutlu Doğum Haftası idi… Bir zamanlar meydana hakim güçlerin, bugün ise cılız aykırı seslerin bir şeylere alternatif etiketiyle öküz altında buzağı arama gayretlerine rağmen; Milletimizin Allah, Peygamber, İslam sevgisiyle dolu yüreğinde, Kainatın Efendisine olan hasret ve özlemini …

Devamını Oku »

Dua Nedir? Nasıl Dua Edilmelidir? / Mehmet KIRKINCI

Duanın Ehemmiyeti / Mehmet KIRKINCI Mehmed KIRKINCI Dua; kulun Cenab-ı Hak’tan inayet istemesi, niyazda bulunması, O’na sığınması, kendi acizliğini ve fakirliğini her şeye gücü yeten Kadir-i Mutlaka mahviyet içinde arz etmesidir. Başka bir ifadeyle dua; küçükten büyüğe, aşağıdan yukarıya karşı yapılan niyaz ve temenni mânâsınadır. Dua her şeyden önce imanın …

Devamını Oku »

Koca Nişancı Celalzâde Mustafa Çelebi

CELÂLZÂDE MUSTAFA ÇELEBİ On altıncı asır Osmanlı âlimi ve büyük devlet adamı Reis-ül Küttap, Nişancı, Tarihçi, Divan Şairi. 1491 (H. 895) senesinde Tosya’da doğdu. 1567 (H.975) yılında İstanbul’da vefât etti. Babası, Tosyalı Kâdı Celâl’dir. Celâleddîn Efendi, medreseden yetişerek Rumeli tarafındaki kazâlarda kâdılık etmiş, derecesi Eşrâf-ı Kudât rütbesine kadar yükseldikten sonra …

Devamını Oku »

İki Mesnevinin Mukayesesi /Abdülhamit Oruç

İki Mesnevinin Mukayesesi /Abdülhamit Oruç Tarihin farklı devirlerinde aynı davaya hizmet etmiş din büyüklerinde meşreb. üslub ve ifade farkları olmakla birlikte onlar aynı menbaadan sulanmakta aynı şeyleri insanlara sunmakta kutup yıldızı gibi yön vermektedirler. Müceddidler din işlerinde mübtedi değil muttebi- dirler. Yani bidat ehli değiller, emaneti yeni usul ve anlatımlarla …

Devamını Oku »

Kardeşliği O’ndan (s.a.v) öğrendik / İsmail AKSOY

İsmail AKSOY Kardeşliği O’ndan (s.a.v) öğrendik O’nun sevgisi etrafında toplanacağımız, gönüllerimizi Nûr-i Muhammedî ile aydınlatacığımız, O’nun sevgi pınarından kana kana içeceğimiz kutlu gün… Mevlîd-i Nebî’nin 1441. yıldönümü… Yedi gün, yirmi dört saat tüm hayatımız boyunca ruhlarımızda O’nun sevgisi, damarlarımızda O’nun heyecanı ağır basacak inşâallah…Süfyan komitesinin İslâm ümmetini O’ndan uzaklaştırmak için …

Devamını Oku »

CENNET ÂSÂ BİR BAHARA DOĞRU… / Nuray KÖSE

Her kışın bir bahârı, her gecenin bir nehârı vardır… Dünya kurulduktan, sistemler devreye girdikten bu yana, kim bilir nice kışlar-baharlar; nice geceler-gündüzler; nice güzler-yazlar gelip geçti. Kışın o dondurucu şiddetinin ardından, yine ışıl ışıl bir baharın müjdesi geldi gönüllerimize…Soğuk yüzün arkasından ılık bir tebessümün parıltıları okşamaya başladı tüm varlıkların nazenin …

Devamını Oku »

Vedûd ismi üzerine

İSM-İ VEDÛD – 1 “Kâinat kalbindeki ciddî aşk, bir Maşuk-u Lâyezâlî’yi gösterir” Arapça’da sevgi, meveddet ve muhabbet yada vüdd ve hubb kelimeleriyle ifade edilir. Vedûd, “sevgi” anlamına gelen “mevedde” ve “vüdd” mastarından gelir. Fa’ûl kalıbı, hem ism-i fail hem de ism-i mef’ul mânâsına geldiği için, bu kalıpta gelen Vedûd da …

Devamını Oku »

Tenasuh (reenkarnasyon), bâtıl bir inançtır (SON) / İsmail AKSOY

Tenasuh (reenkarnasyon), bâtıl bir inançtır (SON) İnsandaki kabiliyetler inkişaf ettiği zaman, insan kendini bir âlem büyüklüğünde görür. Allah dostları zerreden Arşa bütün âlemi seyreder, “Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullah” kelime-i kudsiyesiyle her bir varlık üzerinde esmânın tecelliyatını seyreder. Vekil sıfatıyla tesbih, zikir ve ibadetlerini Allah’a takdim eder. Hallâc-ı Mansur, fenafillah’ta …

Devamını Oku »