Ana Sayfa / Risale-i Nur dua için Arama Sonuçları (Sayfa 26)

Risale-i Nur dua için Arama Sonuçları

RİSALE-İ NUR’DA KASTAMONU

Hatırlatma: Aşağıya alınan bölümler, Risalelerdeki bahislerin -makam münasebetiyle -sadece Kastamonu’yla alakadar kısımlarını iktibas etmemiz sebebiyle yer yer manalara zarar vermiş olabiliriz. Elbette bu risalelerde asıl maksat Kastamonu’dan bahsetmek değildir. İnşallah bu alınan kısımlar, asıl manaya teveccühe vesile olur ve bu bölümleri okuyanlar, bahislerin tamamını ilgili risalelerden okurlar. RİSALE-İ NUR KÜLLİYATI’NDA …

Devamını Oku »

Yanlış Tanıtılmaya Çalışılan Bir Dâhi: Bediüzzaman Said Nursî / Prof. Dr. AHMET AKGÜNDÜZ

YANLIŞ TANITILMAYA ÇALIŞILAN BİR DAHİ: BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ /Prof. Dr. Ahmet Akgündüz 1876 yılında Bitlis’in Hizan kazası­nın Nurs köyünde dünyaya gelen, 23 Mart 1960 tarihinde Urfa’da dar-ı bekâya intikal eden Bediüzzaman gibi 80 sene dolu dolu bir hayat yaşamış bir dahi ve müceddid hakkında, bize verilen kısa bir zaman içerisinde …

Devamını Oku »

Cemaat Değil Cemaattan Yana Olmak

CEMAAT DEĞİL CEMAATTAN YANA OLMAK Osmanlı’nın son devirlerinden beri, her müsbete “grup, cemaat” taassubu namını takanların muradı ne ise, “körü körüne inad”ın ırkçılık ve unsuriyetçilikten farkı yok. Bazıları, tıpkı “milliyet” mefhumu gibi, bunun da “müsbet” ve “menfi”sinin bulunabileceği zannına düşer ama zorlama bir teville –ya da tekellüflü tevil-, öyle düşünecek …

Devamını Oku »

Manevi Buhranlar ve İman Hakikatleri

Manevi Buhranlar ve İman Hakikatleri Günümüzün hayat hızı ve anlayış tarzının getirdiği şeyler İslam’ın evrensel ilkeleriyle yakından ilişkilidir. Zaten yaşadığımız dünyada İslamiyetle alakası olmayan hiç bir şey yoktur. Risale-i Nur külliyatı da modern dünyanın sorunlarına Kur’an perspektifinden çözümler sunan ve buhranlara çıkış yolu gösteren önemli bir eserdir.  Bediüzzaman Said Nursi, …

Devamını Oku »

Her Şey Çıplak

HER ŞEY ÇIPLAK   Başda iman-küfür ayan beyan ortada. Hak-batıl öyle.. Edep, haya kalktı pespayelik ortada. Ana örtülü kızı açık saçık.. Ana-baba dindar çoluk çocuk lâ-dini.. Tesettürlü kızlar açıklarla arkadaş… Tesettürlü bazıları rahmetli M. Şevket Eygi’nin tabiriyle “transparan tesettür”. Açık olsa belki o kadar cazibeli olmaz. Gençliğimizde turistler aşırı çıplak …

Devamını Oku »

Hedefimiz ve Amelimizin Kıblesi

AMELİMİZİN KIBLESİ Kur’anî, imanî, İslamî her türlü manalar ve hallerle meşgul olanlar ve bu kulvarda yer edinmek isteyenlere şu hakikate kulak vermeli ve her işinin başına bunu koymalıdır ki böyle olursa her nefes ve nüfus hedefine ulaşsın. İşte o serlevha öğüt ki; “Amelinizde rıza-yı İlahî olmalı.”[1] Hedefimiz ve amelimizin kıblesi …

Devamını Oku »

Gökyüzüne Doğru Tefekkür

GÖKYÜZÜNE DOĞRU TEFEKKÜR   Yeni bir güne, güneşli güne uyanan bizler.. Güneş her zamanki gibi parlak ve sıcak. Peki ya bulutlar?.. Bir ahenkle birbirlerini takip ediyorlardı. İnsanlar mı?.. Onlar da hızlı adımlarla yetişmeye çalışıyorlardı ulaşmak istediklere yere. Bazen farketmeden güneşin doğduğunu hızlı hareketlerle uzaklaşıyorlardı benliklerinden. Görmek gerekiyordu aslında gökyüzündeki güzelliği, …

Devamını Oku »

Amellerimizde Neyi Esas Almalıyız?

Amellerimizde Neyi Esas Almalıyız?   Bediüzzaman Hazretleri, İhlâs Risalesi’nin birinci düsturunda “Amelinizde rıza-i İlahi olmalı” der. İşlenen bütün amellerin özü, esası, ruhu, mâyesi, hedefi rıza-i İlahi olmalıdır ki ameller makbul olsun demektedir. Kaliteyi ifade eden keyfiyet ve sayısal çoğunluğu ifade eden kemiyet/kesret daima mevzubahis olmaktadır. Bazen de züğürt tesellisi olarak …

Devamını Oku »

Kur’ân’ın İlk Emri de “Oku”dur

KUR’ÂN’IN İLK EMRİ DE OKUDUR.   “Risale-i Nur, Kur’an’ın çok kuvvetli, hakikî bir tefsiridir“[1] “Risale-i Nur, Kur’an’ın bu asırda en yüksek ve en kudsî bir tefsiridir. Hakikatleri semavîdir, Kur’anîdir. O halde Kur’an okundukça, o da okunacaktır. Risale-i Nur, mücevherat-ı Kur’aniye hakikatlerinin sergisidir, pazarıdır. Bu ulvî pazarda herkes istediği gibi ticaret …

Devamını Oku »

Zamanın Âhirinde Saadet-i Ebediye Sesi

ZAMANIN AHİRİNDE, SAADET-İ EBEDİYE SESİ Kâinatta her şey insanın istifadesi için; insansa Hakk’a itaat u ibadet için yaratılmıştır. Kâinattan istifade için de aza ve duygularla teçhiz edilmişiz. Dil tattığını, burun kokladığını, kulak duyduğunu, göz şahit olduklarını kabullenir. Bir şekilde insanın dimağına giren şeyler insan farkında olsa da olmasa da yoluna …

Devamını Oku »

Bediüzzaman Tebliğ ve İrşad Dedi

Bediüzzaman Tebliğ ve İrşad Dedi Bediüzzaman ise, hayatı boyunca kendisine gadreden, kendisini tarih sahnesinden silmek isteyenlere sulh ile yaklaşmış ve iyi niyet beslemiş. Adeta ben sizin ebedi hayatınızı kurtarmaya çalışıyorum siz beni imha etmek için çalışıyorsunuz diyor. Gerek Emirdağ hayatı gerekse tüm hayatı buna şahittir. Çeşitli komiteler insanları türlü türlü …

Devamını Oku »

Neden Devamlı Okumalıyım ki?

NEDEN DEVAMLI OKUMALIYIM Kİ?   Risale-i Nur Külliyatını okumak uzun soluku bir okumadır. Çünkü “bir defa okuyup, sair ilmî risaleler gibi yeter der, bırakır. Hâlbuki bu risale ulûm-u imaniyedendir. Her gün ekmeğe muhtaç olduğumuz gibi, o nevi’ ilme her vakit ihtiyaç var.”[1] “..risaleler Kur’andan alındığı için kut ve gıda hükmündedir. Her gün ihtiyaç gıdaya …

Devamını Oku »

Niyetin ve Amacın Nedir?

NİYETİN ve AMACIN NEDİR?   Herkese ancak niyetinin karşılığı vardır. O halde niyetimiz nedir gözden geçirmeliyiz. Hz. Peygamber (asv): “Ameller, niyetlere göredir. Herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır. Kimin niyeti, Allah’a ve Rasûlüne hicret etmekse eline geçecek sevap da Allah ve Rasûlüne hicret sevabıdır. Kimde elde edeceği bir dünyalığa …

Devamını Oku »

Âlemimizi Filizlendirmek

ÂLEMİMİZİ FİLİZLENDİRMEK “Ruhu inkişaf edip kalbi intibaha gelen zatlar okumaktan usanmaz.”1 Risâle-i Nur Külliyatı sadece bir mülahazadan ibaret değildir. Rahat zamanlarda kanepe koltukta hele şöyle bir eser telif edelim deyip de kalem oynatılmış değildir. Zaten nice öyle yazalım çizelim derdinde olan eserler mazinin raflarına kaldırılmıştır. Zaman buna fetva vermiştir. Risale-i …

Devamını Oku »

Siyaset Arenası

SİYASET ARENASI   Bediüzzaman’a göre siyaset arenasına, din adına çıkanlarda, temel gaye İslamiyet aşkı ve dine hizmet gayreti olmalıdır. Fakat bu arenaya atılmak için harekete geçenlerde güç veya öne geçen sebep, siyasetçilik ya da tarafgirlik ise tehlikedir. Çünkü tarafgirlik damarı din namına hareket edenler için çok tehlikelidir. Nitekim bu tarafgirlik …

Devamını Oku »