Ana Sayfa / Namaz için Arama Sonuçları (Sayfa 36)

Namaz için Arama Sonuçları

Irak Yakın, Bunlar Irak Katar Katar, Bunlar Katamaz

Irak Yakın, Bunlar Irak Katar Katar, Bunlar Katamaz. Binlerce yıldır dünyanın her yerinde pazarlar var, pazarcılar var, pazarcılık kültürü var.. İnsanoğlunun ürettiği her şey atlarla, develerle köyden köye, ilden ile, diyardan diyara, kıtadan kıtaya kervanlarla taşınır, kurulan pazarlarda sergilenir, alınır satılır. Pazarcılık, ticaret yani alış-veriş, mal ve para alıp vermenin …

Devamını Oku »

Ey Âdemoğlu! Sen Günlersin

EY ÂDEMOĞLU! SEN GÜNLERSİN Orhan ÇOLAK “Ey Âdemoğlu! Sen günlersin. Bir gün geçince bir parçan da gidiyor demektir.” Böyle dediği rivayet edilmiştir Hasan Basrî hazretlerinin. Tabiin nesli içinde kendisinden sonraki tüm ilim gelenekleri için bir yol gösterici olan bu büyük insanın, zamanın değeri hakkında söylediği bu hikmetli söz, takip eden …

Devamını Oku »

Yok Olan Sadece Divan ve Cuma Camilerimiz Değildi

Küçüklüğümden hatırımda kalan, bazılarının adını bildiğim, bazılarını dışından gördüğüm, bazılarının içine girdiğim, namaz kıldığım ahşap “Divan Camileri” vardı. Bazıları yandı.. Bazıları yıkılıp enkazları satıldı. Bazıları zamanın ve insanların tahribatına, ilgisizliğine rağmen ayakta kalmaya çalışıyor. Bazıları yıkılmak üzere. Çatıları çökmeye, içine yağmur suları almaya, ahşap ve boyama işçilikleri yok olmaya başlamış.. …

Devamını Oku »

Meyelân Cüz-i İhtiyarî’nin Aslıdır, Esasıdır

MEYELAN CÜZ-İ İHTİYARİ’NİN ASLIDIR ESASIDIR.  “Cüz-ü ihtiyarînin üssü’l-esası olan meyelân,  Mâtüridîce bir emr-i itibarîdir, abde verilebilir.  Fakat Eş’arî ona mevcut nazarıyla baktığı için, abde vermemiş.” (26. Söz) Meyelan cüz-i ihtiyari’nin aslıdır esasıdır.  Maturidi, meyelanı emr-i itibari kabul etmiş ve kula vermiştir. Yani; Emr-i itibarî, “itibar edilen, öylece kabul edilen,  hariçte varlığı olmamakla birlikte o şekilde kabul gören …

Devamını Oku »

Bediî Kimlik, Estetik Duyarlılık

Bedii kimlik, estetik duyarlılık Evet bu dünya memleketine ve misafirhanesine gelen her bir misafir, gözünü açıp baktıkça görür ki: Gayet keremkârane bir ziyafetgâh Ve gayet sanatkârane bir teşhirgâh  Ve gayet haşmetkârane bir  ordugâh ve talimgâh  Ve gayet hayretkârane ve şevkengizane bir seyrangâh ve temaşagâh  Ve gayet manidarane ve hikmetperverane bir …

Devamını Oku »

Sap, Sapı, Sapık

Sap Sapı, Sapık Sap, değişik anlamlara gelen bir kelime. Hatta bazen kelime bile değil, hece. Sap; ekinin başağı alınmış kısmı.. Sap; kazmaya, küreğe, kesere baltaya takılan uzun sopa. Armutun sapı, Keser sapı, Kürek sapı, Balta sapı, Kazma sapı.. Sap, deyimlerimizde de sıkça kullanılan, anlam zenginliği olan bir kelime. Sap gibi …

Devamını Oku »

İnkılâplar Neticesinde…

Uyku, âlem-i yakaza ile âlem-i misal arasında bir köprüdür. Misal, âlem-i cismaniyle âlem-i ruhanî arasında bir köprüdür.  “İnkılâplar neticesinde, her iki taraf arasında geniş geniş dereler husule geliyor.  O dereler üstünde her iki âlemle münasebettar köprüler lâzımdır ki,  her iki âlem arasında gidiş geliş olsun.  Lâkin o köprülerin inkılâbat cinslerine göre şekilleri,  …

Devamını Oku »

Apaçık Düşmanınız

APAÇIK DÜŞMANINIZ KİMDİR? Şeytan sizi sakın doğru yoldan engellemesin, o sizin apaçık düşmanınızdır.”(Zuhruf:43/62)” İşte yaratıcımız şeytanın apaçık düşmanımız olduğunu ilan ediyor. Bu ikaz unutulursa veya gerekli tedbirler alınmazsa her an cehenneme kayma söz konusudur. Allah insanları; evlatları, hanımları, anaları, babaları, komşuları ile imtihan ettiği gibi nefis ve şeytanları ile de …

Devamını Oku »

İspata Kahramanları ve Zindan-ı Atâlet

ISPARTA KAHRAMANLARI VE ZİNDAN-I ATÂLET Öz Kur’an’a ve imana hizmet mi, yoksa mevcut imandan istifade ile şahsî kemâlata çalışarak uhrevî makam ve mevki elde etmek mi, daha ehemmiyetli olduğu…  İmanî ve Kur’an’î hizmetlerde sürecin mi, yoksa sonucun mu, asıl olması lazım geldiği noktasının, kemiyet ve keyfiyet değerleri açısından mukayese ve …

Devamını Oku »

Cenazede Yemek

Cenazede Yemek Cenaze merasimlerinde, mezarlıklarda, taziye ziyaretlerinde vefat eden kişinin yakınları tarafından yemek vb. ikramlarda bulunulması çokça tartışılan konular arasında yer almaktadır. Konunun detaylarına girmeden bir iki hususun zihinlere yerleşmesinde fayda var.. Baş ağrısı şikayetiyle doktora başvuran yüz kişinin tamamı ağrıdan şikayet etseler de ağrıya neden olan hastalıkları farklı olabilir. …

Devamını Oku »

Dayanak Nimeti

Dayanak nimeti YAHU kardeşim, şu hayatta hiç sabit bir şey yok mu? Her şey değişken, her şey farklı… İnsanoğlunun kaypaklıklarını kastetmiyorum, onlardan söz etmeye bile vakit harcamam. Kastım, evrendeki durum… Bakıyorsunuz, günler birbirine eşit değil, yıllar da. Mevsimler de aynı şekilde. Gezegenler de hep aynı şeyi yapmıyorlar. Güneş sistemi de yerinde …

Devamını Oku »

Bir kimse günah işlemesine rağmen nasıl olur da daha çok kazanır?

Bir kimse günah işlemesine rağmen nasıl olur da daha çok kazanır? Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Eğer Allah’ın bir kimseye; o kişinin günah işlemesine rağmen dünyalık verdiğini görürsen, bil ki bu istidraçtır. Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem bu sözünün ardından şu ayeti okudu: “Derken onlar kendilerine …

Devamını Oku »

Muharrem haram aylardandır, hürmet ister

Yazar: Ahmed Sadreddin Hürmet ve tazime layık aylardan birisi de Muharrem‘dir. Haram aylar olarak anılan 4 aydan biridir Muharrem. Yani bu ay hürmetine Müslümanlar yaşayışına daha çok dikkat etmeli, ibadet ve taatını arttırmalı, Allah tealanın haram kıldıklarına karşı daha bir hassas olmalı. Rasulullah Efendimiz Hazretleri Muharrem ayında, Mekke-i Mükerreme’den Medine-i …

Devamını Oku »

Risale-i Nur’u Okuma ve Anlama Usûlleri – 5

RİSALE-İ NUR’U OKUMA VE ANLAMA USÛLLERİ – 5 Üstâd Bediüzzaman, eserlerinde ‘açık yazmadığını’ da ifade etmiş ve bunun hikmetini şu şekilde beyan etmiştir; “Açık yazmadım ki, muhtaç olanlar işaret ile de maksad ve meramı hissetsin. Muhtaç olmayanlar ise zaten meşgul olmazlar ki, ihtiyaç hissetsinler. Demek meşgul olanlar, ihtiyacı hissetmişlerdir.” (Mesnevî-i …

Devamını Oku »

Millî Kuvvetler ve Ankara Yılları

Milli Kuvvetler ve Ankara Yılları Akif daha sonra milli kuvvetlere katılmış olan kimselerle görüştü ve onları tebrik etti. Birkaç gün sonra da Eşref Edib’le İstanbul’a döndü. Mehmet Akif’in Anadolu’da halkı düşmanla savaşmaya çağırdıktan sonra İstanbul’a dönmesi büyük bir cesaret örneğiydi. Nitekim o Balıkesir’den döndükten sonra İstanbul hükümetinin ve işgalcilerin Sebilürreşat …

Devamını Oku »