Ana Sayfa / Tahiri için Arama Sonuçları (Sayfa 4)

Tahiri için Arama Sonuçları

“Vasiyetnâmemdeki küçük evlatları tevkil ediyorum. Onlarla konuşanı, benimle konuşmuş gibi kabul ediyorum”

بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ Aziz, sıddık, fedakâr, hâlis, muhlis kardeşlerim ve hizmet-i Kur’aniyede hakiki, ciddi, metanetli arkadaşlarım! Size gayet ehemmiyetli bir halimi ve dehşetli bir zahmet fakat inayet-i İlahiye ile büyük bir rahmeti tazammun eden zahirî bir hastalığın manevî bir istirahat ve bir tamam-ı vazifeye bir alâmet olarak bir hastalığımı beyan ediyorum. …

Devamını Oku »

Kendi Dilinden Muhsin Alev (Abdulmuhsin Alkonavî) Ağabey

Abdulmuhsin Alev Anlatıyor: 1931 Konya doğumluyum. Baba tarafından aslımız Bulgaristan’a dayanır. Risale-i Nur’u 1946’da ortaokulda okurken Konya’da tanıdım. Lise eğitimimi de 1949’da Konya’da tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe bölümüne kaydoldum; fakat bu iş uzun sürecek diyerek Felsefe bölümünü bıraktım, Psikoloji ve Sosyoloji bölümlerinin imtihanlarına girerek sekiz, dokuz gibi …

Devamını Oku »

Mustafa SUNGUR Ağabey Vefat Yıldönümünde Mevlid-i Şerif ile Yad Edilecek

MUSTAFA SUNGUR AĞABEY VEFAT YILDÖNÜMÜNDE MEVLİDİ ŞERİF İLE YAD EDİLECEK MEVLİDİ ŞERİFE DAVET Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin en yakın talebelerinden Mustafa Sungur Ağabey, vefat yıldönümünde okunacak Mevlid-i Şerif’le yad edilecek. Mustafa Sungur Arslanbey Eğitim ve Kültür Vakfı’nda icra edilecek mevlide Bediüzzaman Hazretlerinin talebelerinden Hüsnü Bayramoğlu ve Mehmet Fırıncı ağabeyler ile …

Devamını Oku »

Teşhisü’l-İllet (Âsâr-ı Bediiyye’den)

تشخيص العلّة Teşhîs-ül İllet (Türkçesi) Müellifi Bediüzzaman Said-i Nursî *** Not: İlk tabında, Hutbe-i Şamiye’ye ikinci zeyl olarak girmiş olan “Teşhis-ül İllet” risalesi, müellifi tarafından bir kısmı Türkçeye çevrilmiş metnidir. Ancak âhirki kısım Abdülkadir Badıllı tarafından tercüme edilmiştir. (Nâşir) ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠَّﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣْﻤَﻦِ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢِ Arabî Hutbe-i Şamiye’nin Zeyli’nin Kısa Bir Tercümesi …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin Son Günleri ve Urfa’da Vefatı

URFA’DA VEFATI Üstad, vefat edeceği tarihi bildirmişti Abdunnur Sezgin anlatıyor O günlerde bir Risale-i Nur dersinde, Üstad’ımızın ilk talebelerinden Re’fet Ağabeyle tanışma imkânım oldu. Emekli subay olan Re’fet Ağabey o günlerde Beşiktaş’taki bir camide imamlık yapıyordu. Ben de hemen her gün ikindi namazında onun yanına gidiyordum. Birlikte namazı kıldıktan sonra deniz …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin 2. Isparta Hayatı

ISPARTA HAYATI (1953’DEN SONRA) “Üstada Isparta’da ev kiraladım” Mehmed Babacan anlatıyor; “1950 senelerinden sonra Isparta’da Fitnat Hanım’ın kocası ölünce evinin bir kısmını Üstad için kiralamıştık. Üstadı Nur Talebelerinden Nuri Benli’nin otelinden bir fayton tutarak Fitnat Hanımdan kiraladığımız eve getirdik. Üstad, Fitnat Hanım’ın ismine hayret etti. Bu nasıl bir isim diye hayretini belirtti. Fitnat …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin İkinci Emirdağ Hayatı

EMİRDAĞ HATIRALARI Üstadın ilmî dehası Namık Şenel anlatıyor; “Diyanet İşleri eski Başkanı Ahmed Hamdi Akseki, Üstad Hazretlerinin kardeşi Abdülmecid Efendiyi Ankara’ya çağırıyor. Ve bazı meseleler soruyor. Abdülmecid Efendinin verdiği cevaplara hayran oluyor. ‘Bediüzzaman mı daha âlimdi? Yoksa siz mi daha âlimsiniz?‘ diyor. “Abdülmecid Efendi, ‘Ben Seyda’yı gökteki kıvılcımlar kadar fark edebiliyorum. Üstadı anlayamıyorum. …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin İstanbul’da Kaldığı Dönem ve Gençlik Rehberi Mahkemesi (1952-53)

ÜSTAD’IN İSTANBUL’DA KALDIĞI DEVRE-1952-53 Gençlik Rehberi mahkemesi Muhittin Yürüten anlatıyor: “Biz erkenden gidip mahkeme salonundaki yerimize oturmuştuk. Ortalık çok kalabalıktı. Üstad, ayağında yün çorapla eski bir lâstik ayakkabı, başında sarık ve sırtında cübbe ile geldi. Bu sırada içeride kalabalık bir grup halinde bulunan stajer hakimler ve avukatlar birbirlerine Üstadın geldiğini işaret …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin Hayatında Afyon Hapsi Sonrası Dönem

AFYON HAPSİ SONRASI DÖNEM 1949-1950 Diyanet işleri riyasetinde Selahaddin Çelebi anlatıyor; “İnebolu’ya gitmek için Ankara’ya uğradım. Doğru Diyanet İşlerine çıktım. Özel Kalem Müdürü ile konuşurken, içeri Diyanet İşleri Reisi Şerafettin Yaltkaya girdi. Kendilerine Afyon Cezaevinden beraet ederek çıktığımı söyledim. Nur Risalelerinin neşredilmesini talep ettim. Üstad’ın arzu ve selâmlarını aynen tebliğ ettim. Yaltkaya cevaben: …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin İlk Emirdağ, Afyon Mahkeme ve Hapis Hayatı

İLK EMİRDAĞ DÖNEMİ-1944-1948 Hamza Emek anlatıyor; 1944’de İstanbul Vefa Lisesinde talebeydim. O zaman lise son sınıftaydım. Üstad Bediüzzaman’ı sadece ismen işitmiştim. ‘Emirdağ’a büyük bir İslâm âlimi gelmiş’ diye işitiyordum. Henüz daha ziyaretine gidememiştim. İlk görüşmemize Ömer isimli ihtiyar bir zat vesile oldu. “Okulu bitirme imtihanları için İstanbul’a gitmiş ve Reşadiye Otelinde …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin Denizli Mahkeme ve Hapis Hayatı

DENİZLİ MAHKEMESİ VE HAPSİ – 1943 “Aradığınız nedir?” Selahaddin Çelebi anlatıyor; “1942 yılında Kars Gümrük Muhafaza Teşkilâtına intisap etmiştim. Altı ay sonra kurs için Ankara’da İnhisarlar Vekâletinin (Tekel Bakanlığı) üst katı Gümrük Muhafaza Genel Komutanlığı Teşkilâtına tahsis edilmişti. Bir gün kursta iken, ‘Sizi Genel Komutan Lütfi Karapınar Paşa istiyor’ dediler. Bu …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin Kastamonu Hayatı

KASTAMONU HATIRALARI (1936-1943) Yıl: 1936 Nasrullah Şadırvanına, ilk defa gördüğü yaşlı bir insan gelmişti. Bir bekçinin doldurduğu testinin başında nezaret ediyordu. Kıyafeti bir hocayı andırıyordu. Sarıklı, cübbeli.. Kastamonu’da, bir Osmanlı Şeyhülislâmın heybetiyle, fütursuz dolaşıyordu, hem de 1936 yılında. Emin Bey ihtiyarsız olarak kalktı, doğru yanına yaklaşarak selâm verdi. “Sen nerelisin …

Devamını Oku »

Hatıralarla Bediüzzaman Hazretlerinin Kısa Süreli Isparta Dönemi (1934)

“Üstad bize çay getiriyordu” Onun bu nezaket ve tevazuunu hayranlıkla anlatan Refet Bey, 1934 senesinde Isparta’da Ada Kahvesi denilen bir mahaldeki bağ içinde iki katlı bir evde bulundukları bir sırada cereyan eden başka bir hatırasını da şöyle anlatıyordu: “Hüsrev Altınbaşak ile birlikte Nur Risalelerini yazarak çoğaltıyorduk. Üstad da üst odada idi. …

Devamını Oku »

Abdülkadir Zeybek Ağabey Anlatıyor

Abdülkadir Zeybek 1938’de Isparta’nın Sav kasabasında doğmuştur ve halen Sav’da ikamet etmektedir. Kendisi Hâfız Mehmed Gül’ün, kızı tarafından torunudur. Hâfız Mehmed Gül ise; Risale-i Nurlarda ismi çok geçen bir Sav kahramanıdır. Abdülkadir Ağabey, Üstad Bediüzzaman Hazretlerini çocuk yaşlarında ve gençliğinde defalarca görmüştür. O zamanlardan itibaren, senelerce Risaleleri yazarak istinsah etmiştir. …

Devamını Oku »

“İşte bak, ben bir hiçim. İşte bak, ben bir hiçim”

Hasan Okur 1933 Nevşehir-Nar doğumludur. 10 sene kadar astsubay olarak orduda görev yaptıktan sonra Diyanet İşleri Başkanlığında çalışmaya başlamış ve oradan emekli olmuştur. Görev yaptığı Ankara, İstanbul, Edirne ve memleketi Nevşehir’de Risale-i Nur hizmetlerinin ilk hâdimlerinden birisidir. Bilhassa Edirne ve Nevşehir’de Nur Tohumlarını serpen saffı evvel bir ağabeyimiz, bir büyüğümüzdür. …

Devamını Oku »