Ana Sayfa / Namaz için Arama Sonuçları (Sayfa 56)

Namaz için Arama Sonuçları

Deprem ve Yangından Daha Büyük Afet…

Son günlerde pek çok kişinin hocaları telefonla arayarak, yolda izde önlerini keserek neden yağmur duası yapılmıyor diye sorduklarını, sorguladıklarını duyuyoruz. “Eskiden iki hafta rahmet yağmasa duaya cıkılırdı. Ancak aylardır rahmet yok, buna rağmen dua eden yok, dua edelim diyen de yok. Biz müftülüğe akıl öğretecek, emir verecek insanlar değiliz ama …

Devamını Oku »

Savaşların Şairi Mehmet Akif Ersoy

Edebiyatımızda Savaş Şiirleri ve Çanakkale Şehitleri, İstiklâl Marşı Tarih boyunca hakkın zaferi için birçok savaşlar yapmışız. Bütün milletlerin hayatında savaşlar vardır ve bunlar edebiyata sanata yansımıştır. Ruslar’la  Fransızlar arasında Ruslar’ın Borodino, Fransızların Moskova Seferi dedikleri savaş cereyan etmiş, Tolstoy bu savaşı yüz yıl sonra dünya çapında bir romanla ifade etmiş, …

Devamını Oku »

Dört Halifeden Nasihatler

1- “Sana yol göstermek isteyenden durumunu gizleme, aksi takdirde kendini aldatırsın.”  Hz. Ebû Bekir radıyallahu anh 2- “En sevdiğim kimse, bana ayıp ve kusurlarımı haber verendir.” Hz. Ömer radıyallahu anh 3. “Ecel gelip çatmadan yapabileceğiniz iyiliği hemen yapınız.” Hz.Osman radıyallahu anh   4- “Senin için erzakın en sevimlisi, salih amel …

Devamını Oku »

İnançsız Müfettişin Nur Talebesi Öğretmeni (Mehmet Güleşçi) Teftişi (Hatıra – Video)

Video yazının sonunda 4 Eylül 2014 Antalya/Korkuteli… Risale-i Nur okuma programındayız… Prof. Dr. Ömer Rıza Akgün de Korkuteli’nde, beraberiz… Ömer Rıza Ağabey bir sürpriz yaptı, dedi ki: “Ömer kardeş, şimdi burada Üstad’ımızı ziyaret etmiş çok kahraman, eski bir ağabeyimiz var. Onun hatıraları hiç alınmadı, beraber alalım” dedi. Mehmed Güleşçi Ağabeyle …

Devamını Oku »

Bir Eğitimci Olarak Hz. Muhammed (s.a.v)

Yazar: Mehmet Zeki AYDIN Yüce Allah, halifesi olarak yaratıp, “kulluk” görevini yüklediği insana, bu görevi hakkıyla yerine getirebilmesi için çeşitli zamanlarda ilâhî mesajlarını iletecek elçiler göndermiştir. Yüce Allah, halifesi olarak yaratıp, “kulluk” görevini yüklediği insana, bu görevi hakkıyla yerine getirebilmesi için çeşitli zamanlarda ilâhî mesajlarını iletecek elçiler göndermiştir. Bu elçilerden …

Devamını Oku »

Merhamet Ruhu

Merhamet, somuttur. Kanla birlikte vücudda do­laşmadıkça, kâğıt üstünde kalmaya mahkûmdur Merhamet, bu yüce duygu, başkasını küçük gör­mekten doğan acımayla, ya da başkasının acısından zevk alışla karıştırılmamalıdır. Uzak olsun böyle bir merhamet! Tanrı uzak etsin! Kapitalistin, sosyal hizmet adı altında kârından ayırıp, masrafına kaydettiği ve böylece vergisini azal­tarak devlet kesesinden ödediği, …

Devamını Oku »

“Kütüb-i Sitte Muhtasarı / Hazreti Muhammed’in Sözleri ve Halleri” – XVI

“Kütüb-i Sitte Muhtasarı / Hazreti Muhammed’in Sözleri ve Halleri” Kitabı – 15 Yazar: Ömer SEVİNÇGÜL BÖLÜM 071-076 071. YİYECEKLER, İÇECEKLER.. ‘Helâl gıdalar olduğu gibi haram gıdalar da vardır. Mümin, inancı gereği, helâlinden kazanıp helâlinden yemek, haramlardan uzak durmak zorundadır. Bu da haramı helâli bilmekle yapılabilir. Bunların bir kısmı Kur’an-ı Kerim’de …

Devamını Oku »

Uhud’dan Sonra

Önceki bölüm için tıklayınız UHUD’DAN SONRA:SEFERLER, ŞEHİTLER VE ZAFERLER Âsım KÖKSAL (rha)  Katan Seferi Seferin Mevkii Katan; Necid nahiyelerinden[1] Feyd’de[2] Benî Sa’d’lara ait bir dağın[3] su başlarından bir suyun adıdır.[4] Seferin Tarihi Peygamberimiz Aleyhisselamin Medine’ye hicretinin 35. Muharrem ayının başıdır.[5] Seferin Sebebi Tayyi’ kabilesinden Velid b. Züheyr’in ashabdan Tuleyb b. …

Devamını Oku »

Gör

“Namaz mü’minin mîrâcı,” mîraçta ihsân’ı gör İkâme eyleyip anda, Rahmet-i Rahmân’ı gör Kelâm eyle Rabb’in ile, Sûre-i Fâtihâ’da Tahiyyat’ta Nebî ile (sav), sohbet-i Sübhân’ı gör Allahüekber diyerek, huşû ile kıl edâ “Vele zikrullâhi ekber”, zikirde Kur’ân’ı gör (1) Yönün kıble, kıblen Kâ’be, eyle bu yolda karâr Kalbin de yönelsin Hakk’a, …

Devamını Oku »

Kuş Kanadı, Nefes ve Şükür

Abdullah ÖZTÜRK Kuş Kanadı Kasvetli kalpler tekrardan nefret ederler. Kendilerine değişik oyuncaklar bulurlar. Kalbini atıl bırakan kimsenin nefsi her zaman değişiklik ister. Nefsin doğasında değişiklik isteği her zaman vardır. Tekrar tekrar yapılan şeyler ona bıkkınlık verir. Namaz aynı, sureler aynı, sohbetler aynı, ilim aynı. Yeknesaklık, kalpleri kararmış nefisler için ızdırabdır. …

Devamını Oku »

Sevabı Giderip Amelleri Boşa Çıkaran Şeyler

Amellerin Boşa Çıkması Nasıl Olur? Mustafa ÖSELMİŞ İnsanı Yücelten Amelidir: İnsanı güzel işleri kurtarır. Malı daha ölüm döşeğinde onu terk eder. Yakınları, mezar kapısında bırakıverir. Şan, şöhret, makam ve mevkii geçicidir. Ancak insanı ameli terk etmez, kıyamet gününde kalkan olur, insanı korur ve kurtarır. Kabirde karşısına çıkar, onu rahatlatır. Peygamber …

Devamını Oku »

Ölümün Yaratılışı ve Ötesi

ÖLÜMÜN YARATILIŞI VE ÖTESİ: Öz Hayat ve ölüm mahiyet itibariyle ve zahiren birbirlerine zıt gibi görünürken yaratılış mahlukiyet ve masnuiyet itibariyle eşittirler. Çünkü ölüm, aynen hayat gibi yaratılmış bir ‘mahlûk’; hatta “Hayattan daha ziyade muntazam bir mahlûktur ” ve aynı zamanda “Bir mu’cize-i kudrettir.” Çünkü; “her nefsin ölümü tadacak” olması …

Devamını Oku »

Dindar Müslümanların ayağına bir sıkayım da herkes ne kadar entelektüel biri olduğumu görsün!

Dindar Müslümanların ayağına bir sıkayım da herkes ne kadar entelektüel biri olduğumu görsün! Moda, Müslümanları karalayıp onlar üzerinden prim yapmak. Onların aleyhine konuşup yazdıkça değerinizin arttığını düşünmek. Böylece bir yerlere; ben bunlar gibi değilim, ben bu Müslüman tipi değilim deyip yaranmak. Bunlar ne yapıyorlar? Lüks ciplere binen müslümanları hem namaz …

Devamını Oku »

Görünmeyene İnanmak

Maddiyyun yani Materyalist bir asırda maalesef akıllar gözlere inmiş bir halde. Peki Allah’a inanmayan yüksek rütbeli birisine Cenâb-ı Hakk’ın varlık delillerini hakkıyla okunduğunda sonunda ne olmuş olabilir? Merak ediyor muyuz? Bizzat yaşanmış bir olayı okuyarak kendimiz görebilir. Şöyle ki; ****** Bir gün omuzunda yıldızları çok olan üst rütbeli birisi diyor ki: …

Devamını Oku »

Kısalan günlerde düşünme

Prof. Dr. Mustafa NUTKU Üzerinde bulunduğumuz kuzey yarımküresinde yıl sonuna doğru yaklaşırken, ard arda gelen günler gittikçe kısalmaya başladı. İnsanın “Niçin kısalır ki şu günler? Hep bir kararda gitse ne olurdu?” diyeceği geliyor. Ard arda gelen günlerde gündüz vakitlerinin gittikçe daha kısa hale geldiğini, havanın daha erken karardığını görenlerin ve her …

Devamını Oku »