Ana Sayfa / Delil için Arama Sonuçları (Sayfa 86)

Delil için Arama Sonuçları

Bakara Sûresi 4-5. âyetlerin tefsiri / İşârâtü’l-İ’caz

وَالَّذٖينَ يُؤْمِنُونَ بِمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ وَمَٓا اُنْزِلَ مِنْ قَبْلِكَ وَبِالْاٰخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ Kur’an-ı Kerîm, bu âyet gibi çok âyetlerde terkiplerin, kelâmların muhtemel bulundukları ihtimallerden, vecihlerden bir ihtimalini veya bir vechini bir emare ile tayin etmemekle, nazm-ı kelâmı mürsel ve mutlak bırakmıştır. Bu da i’cazı intac eden îcaza menşe olarak latîf …

Devamını Oku »

Kalp nasıl ve niçin mühürlenir?

“Zira Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözlerinde de perde vardır ve büyük azap onlar içindir.”(Bakara, 2/7), âyetine göre, kişileri kâfir yapan Tanrı’dır, öyleyse kâfirin / ateistin ne suçu vardır? Kalp mühürlenmesi, bir kalbin küfür ve isyanla katılaşmak ve kararmak suretiyle imanı kabul edemez hâle gelmesi şeklinde tarif edilir. Allah Resulü …

Devamını Oku »

Bakara Sûresi 1- 2- 3. âyetlerin tefsiri / İşârâtü’l-İ’caz

Sûre-i Bakara Sual: Îcaz ile i’caz sıfatlarını hâvi Kur’an-ı Azîmüşşan’da بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ ve فَبِاَىِّ اٰلَٓاءِ رَبِّكُمَا…الخ ve وَيْلٌ يَوْمَئِذٍ…الخ gibi pek çok âyetler tekerrür etmektedir. Halbuki bu tekrarlar belâgata münafîdir, usanç veriyor? Cevap: Ey arkadaş! Her parlayan şey, yakıcı ateş değildir. Evet, tekrar ve tekerrür bazen usanç veriyor fakat umumî …

Devamını Oku »

Besmele’nin ve Fatiha Sûresinin Tefsiri / İşârâtü’l-İ’caz

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ اَلرَّحْمٰنُ ۞ عَلَّمَ الْقُرْاٰنَ ۞ خَلَقَ الْاِنْسَانَ ۞ عَلَّمَهُ الْبَيَانَ فَنَحْمَدُهُ مُصَلّٖينَ عَلٰى نَبِيِّهٖ مُحَمَّدٍ الَّذٖى اَرْسَلَهُ رَحْمَةً لِلْعَالَمٖينَ وَ جَعَلَ مُعْجِزَتَهُ الْكُبْرَى الْجَامِعَةَ بِرُمُوزِهَا وَ اِشَارَاتِهَا لِحَقَائِقِ الْكَائِنَاتِ بَاقِيَةً عَلٰى مَرِّ الدُّهُورِ اِلٰى يَوْمِ الدّٖينِ وَ عَلٰى اٰلِهٖ عَامَّةً وَ اَصْحَابِهٖ كَافَّةً Evvela: Şu İşaratü’l-İ’caz adlı …

Devamını Oku »

İsra ve Miraç ile İlgili 10 Mesele

(Mekke’den Kudüs’e ve Kudüs’ten Göklere Yükseliş) MEKKE DÖNEMİNİ üç kısma ayırmak mümkündür: 1-Gizli tebliğ dönemi, 2- Açıktan tebliğ dönemi, 3-Müslümanlara işkence, saldırı ve muhasara dönemi. Bu son dönemde Mekkeli müşrikler İslâm davetini durdurmak ve susturmak için her türlü şiddete başvurdular. En sonunda Müslümanlarla alışveriş dahil bütün ilişkileri kesmek ve onları boykot/muhasara …

Devamını Oku »

Kur’an Nedir? Tarifi Nasıldır? / İşârâtü’l-İ’caz

Kur’an Nedir? Tarifi Nasıldır? KUR’AN, şu kitab-ı kebir-i kâinatın bir tercüme-i ezeliyesi ve âyât-ı tekviniyeyi okuyan mütenevvi dillerinin tercüman-ı ebedîsi ve şu âlem-i gayb ve şehadet kitabının müfessiri ve zeminde ve gökte gizli esma-i İlahiyenin manevî hazinelerinin keşşafı ve sutûr-u hâdisatın altında muzmer hakaikin miftahı ve âlem-i şehadette âlem-i gaybın …

Devamını Oku »

Sorularla Mi’rac Mucizesi

Miraç Kandili Hakkında İsra ve Mi’rac mucizelerinin geniş izahı için tıklayınız Feyiz ve bereketin coştuğu mübarek gecelerimizden biri de Miraç Gecesidir. Miraç bir yükseliştir, bütün süfli duygulardan, beşeri hislerden ter temiz bir kulluğa, en yüce mertebeye terakki ediştir. Resulullah’ın (a.s.m.) şahsında insanlığın önüne açılmış sınırsız bir terakki ufkudur. Bu ulvi …

Devamını Oku »

Cemaatlere Gerek Var mıdır? / Vehbi KARA

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki “imanı taşımak elinde kor ateşi taşımak” kadar zor bir dönem içindeyiz. Ahirzaman fitneleri ile dolu bu asrımızda insanın tek başına imanını muhafaza etmesi ve dindar birisi olarak yaşaması çok müşkülleşmiştir. Bu zamanda insan ne kadar dindar da olsa dehşetli günahlar karşısında tek başına mücadele edemez. …

Devamını Oku »

Mudârebe nedir?

MUDÂREBE Arapça “durb” kökünden mufâale vezninde bir mastar olup, kök anlamı; gitmek, uzaklaşmak, rızık peşinde koşmak demektir. Bir terim olarak; bir taraftan sermaye, diğer taraftan işletme olmak üzere oluşturulan emek-sermaye ortaklığını ifade eder. Sermaye sahibine”rabbü’l-mal”, işletmeciye ise “mudarib” denir. Asr-ı saadette İslamî ticaret ortaklıkları kurum halini alırken, Irak ekolü emek-sermaye …

Devamını Oku »

Bediüzzaman Said Nursî’nin Tarihçe-i Hayatı – 15; Bedîüzzaman ve Risale-i Nur

Bedîüzzaman ve Risale-i Nur Risale-i Nur Nedir ve Nasıl Bir Tefsirdir? Kur’an’ın hakikatlerini müsbet ilim anlayışına uygun bir tarzda izah ve ispat eden Risale-i Nur Külliyatı, her insan için en mühim mesele olan “Ben neyim? Nereden geliyorum? Nereye gideceğim? Vazifem nedir? Bu mevcudat nereden gelip nereye gidiyorlar? Mahiyet ve hakikatleri …

Devamını Oku »

Müşir Zeki Paşa ve Bediüzzaman

Müşir (Mareşal) Mehmed Zeki Paşa, Sultan II. Abdülhamid Han döneminde, Erzincan 4. Ordu-yu Hümayun Komutanlığında bulunmuş bir Osmanlı paşasıdır. Sultan II. Abdülhamid Han’ın çok sevdiği ve güvendiği Zeki Paşa’nın bu görevi, 1887-1908 tarihleri arasında tam 21 sene devam etmiştir. Sultan’ın tahtının zayıflamasıyla beraber, Zeki Paşa’nın görevi de sona ermiştir. Zeki Paşa, bu …

Devamını Oku »

Bediüzzaman Said Nursî’nin Tarihçe-i Hayatı – 14; Hâriç Memleketler

Risale-i Nur ve Hâriç Memleketler Risale-i Nur’un hâriç memleketlerdeki fütuhatına kısa bir bakış Risale-i Nur, yirminci asrın ilim ve fen seviyesine uygun müsbet bir metotla akla ve kalbe hitap ederek ikna ve ispat yoluyla gittiği için yalnız Türkiye’de değil, hariç memleketlerde de hüsn-ü kabule mazhar olmuştur. Eserler, memleketimizde yeni yazı …

Devamını Oku »

Ömrünü Yanlışa Adayan Adam: Fazlurrahman

Yazar: İhsan Şenocak İslâm’ın Batı karşısındaki konumunun ciddi manada sorgulanmaya başlandığı 19. yüzyılda yeni arayışlar gündeme geldi. Bu bağlamda bazı Müslümanlar, Kur’an ve Sünnet’i algılayış biçimlerini yeniden inceleme ihtiyacı hissetti. Muhalled tefsîr usulune karşı, Batı aklının icat ettiği yeni anlayış usullerini benimseyenler oldu. 20. yüzyılın eşiğine gelindiğinde ise, bu usullerin okullaşma …

Devamını Oku »

Bediüzzaman Said Nursî’nin Tarihçe-i Hayatı – 13; Isparta Hayatı

Sekizinci Kısım Isparta Hayatı 1950’DEN SONRA Üstad Said Nursî, Afyon Hapishanesinden 1949’da bir eylül sabahı tahliye edildi. İki komiser arasında faytonla bir eve geldi. Yanında hizmetine bakan talebeleri de vardı. Üstadın Afyon hapsinden sonraki hayatında ve hizmet-i Nuriyesinde şu surette bir inkişaf görünür: Bu tarihe kadar Üstad, evinde geceleri hiç …

Devamını Oku »

Kur’an-ı Kerim ve Sünnet’te Hikmet

Yazar: Dr. Mehmet Sürmeli KAVRAMSAL ÇERÇEVE Sözlükte men etmek, engellemek anlamlarına gelen “hikmet” kelimesi “ata vurulan gem” için isim olarak kullanılır. Araplar “hikmetü-t dabbe”yi licam (gem) olarak ifade ederler. Kelimenin sözlük anlamı ile kavramsal anlamı arasında bir ilgi vardır. At nasıl ki gem vasıtasıyla yanlış bir yere gitmekten korunursa hikmet de insanı haram …

Devamını Oku »