Ana Sayfa / Merhamet için Arama Sonuçları (Sayfa 89)

Merhamet için Arama Sonuçları

“Her hâdisede iki sebep var” / Şualar’dan

On Üçüncü Şua’dan bir mektup Aziz kardeşlerim! “Meyve”nin meselelerinin tekmil edilmesine meydan vermeyen manilerin zevali ile inşâallah yine başlanacak ki birisi, soğuk; birisi, masonların onun kuvvetinden dehşet almalarıdır. Ben bu musibette, kader-i İlahî cihetini düşünüyorum. Zahmetim rahmete inkılab eder. Evet, Risale-i Kader’de beyan edildiği gibi her hâdisede iki sebep var: …

Devamını Oku »

Eski Zamanlarda İlim Yolculukları: Er-Rıhlâtu’l-İlmiyye

İlim öğrenmeye verilen önem, bizzat ilmin kendisine verilen önemle doğru orantılıdır. Geçmiş nesillerimiz ilim öğrenmeyi hayatın en ciddi meşgalelerinden biri, hatta bir ibadet olarak sayıyor, bu sebeple ilim öğrenme yolunda büyük fedakârlıklara katlanıyordu. Allah’ın sözünü yüce tutmak adına nelerin göze alındığını samimi Müslümanlığın bir ölçüsü olarak görmek doğru ise, bize …

Devamını Oku »

Âhiret akidesi, hayat-ı içtimaiye ve şahsiye-i insaniyenin saadetinin ve kemalâtının esasatı olduğuna dair / 9. Şuâ

Dokuzuncu Şuâ Onuncu Söz’ün Mühim Bir Zeyli ve Lâhikasının Birinci Parçası بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ فَسُبْحَانَ اللّٰهِ حٖينَ تُمْسُونَ وَحٖينَ تُصْبِحُونَ ۞ وَلَهُ الْحَمْدُ فِى السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَعَشِيًّا وَحٖينَ تُظْهِرُونَ ۞ يُخْرِجُ الْحَىَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَيُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَىِّ وَيُحْيِى الْاَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا وَكَذٰلِكَ تُخْرَجُونَ ۞ وَمِنْ اٰيَاتِهٖٓ اَنْ خَلَقَكُمْ …

Devamını Oku »

Fatiha-i Şerife denizinden bir katre / On Beşinci Şua’dan

Fatiha-i Şerife’nin Bir Muhtasar Hülâsası Üçüncü Medrese-i Yusufiyede, muvakkat pek az bir zamanda, tecritten temasa naklimde verilen yalnız bir tek dersin  İKİNCİ KISMI Hapiste Nur şakirdlerine kısacık bir ders numunesidir. O da şudur: Fatiha-i Şerife denizinden bir katre ve güneşindeki elvan-ı seb’a yani ziyasındaki yedi renginden bir tek lem’a beyan …

Devamını Oku »

“Niyet, bir ruhtur…” / Mesnevî-i Nuriye’den

Mesnevî-i Nuriye; Katre’den… NÜKTE (Mukaddimede zikredilen dört kelimeden niyet hakkındadır.) Arkadaş! Bu niyet meselesi, benim kırk senelik ömrümün bir mahsulüdür. Evet, niyet öyle bir hâsiyete mâliktir ki âdetleri, hareketleri ibadete çeviren pek acib bir iksir ve bir mâyedir. Ve keza niyet, ölü ve meyyit olan haletleri ihya eden ve canlı, hayatlı ibadetlere …

Devamını Oku »

Akabe Biati’nde İki Kadın

Yazar: Melike DEMİR Akabe buluşmasında Peygamber Efendimize biat eden Medineli 12 Müslüman, kendilerine İslam’ı öğretecek bir muallim verilmesini istemiş, Allah Rasûlü de ihlâsına ve gayretine güvendiği Mus’ab b. Umeyr’i göndermişti. Bir yıl içerisinde Medine’de çalmadık kapı, geçmedik yol, uğramadık hane bırakmayan Mus’ab, bu çabalarının sonucunda Medine’nin büyük çoğunluğunun Müslüman olmasına vesile …

Devamını Oku »

Müslümanlar İçin Özel Bir Hayvan: Kedi

İslamiyet’te kediler “temizlik” ile simgelenmiştir ve saygın bir yer edinmişlerdir. Hz. Muhammed’in bir kedi dostu olması Müslümanlar için bir övünç kaynağıdır. İşte kedilerin Müslümanlar’ın hayatındaki yerine dair bilgiler. Kedi beslemek sünnettir. Hz. Muhammed, Uhud seferinde, ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkınca, kedinin başına ezilmemesi için bir nöbetçi dikip koca bir …

Devamını Oku »

Müsle Yapmak

MÜSLE NEDİR? Başkalarına ibret olsun diye, burnunu, kulağını vesair uzuvlarını kesip, gözlerini oyarak kendisini çirkin bir şekle sokmak suretiyle düşmana ceza vermek. Müslenin iki manası vardır. Biri, kısas ve mukabele bi’l-misil (yapılan işe aynıyla karşılık vermek); diğeri de öldürülen şahsın (maktulün) burnunu, kulağını ve diğer azalarını kesmektir. Müslenin yasaklanan kısmı …

Devamını Oku »

Uluslarası Bediüzzaman Sempozyumu Sonuç Bildirisi

İstanbul İlim ve Kültür Vakfı tarafından düzenlenen ve 3 gün süren “Kuran ve Sünnet Rehberliğinde Bir İman Hizmeti; Müsbet Hareket” konulu 11. Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu okunan sonuç bildirisi ile sona erdi. Sempozyumda, 3 ayrı salonda 40 ülkeden katılan çeşitli sosyal bilimler alanındaki akademisyenler tarafından 100’den fazla tebliğ sunuldu. Tebliğler, Türkçe, …

Devamını Oku »

Geniş Daire Hizmetlerine Dâir

GENİŞ DAİRENİN ŞÂŞAALI HİZMETLERİNE DÂİR (Ve bihi nesteın) 1- KEMMİYET VE KEYFİYET VE TEBLİĞ MESELELERİ Risale-i Nur’da, dar ve haslar dairesi ile geniş dairelerden bahsedilir. Evet, Rivayetlerde müceddide ehemmiyet verilmesinin sebebi, has dairenin birinci vazifesi olan îman itibariyle olduğu halde, beşeri nazar, geniş daireyi daha ehemmiyetli görüp hata ettiğini beyan …

Devamını Oku »

Kâmil Müminlerin ve Müslümanların Özellikleri

KÂMİL MÜMİNİN ÖZELLİKLERİ[1] Hazırlayan: Kadir Hatipoglu Yüce Allah kullarını dünyaya imtihan için göndermiş, imtihan etmek için gönderdiği  dünyada başıboş bırakmamış ve peygamberler aracılığıyla onlara yol göstermiştir. Bu yüzden ilk insan, aynı zamanda ilk peygamberdir. Hz. Adem’den Hz. Muhammed’e kadar gönderilen bütün peygamberler insanlarla Allah arasında elçilik görevini yapmışlar ve Allah’ın …

Devamını Oku »

Zann-ı Gâlip

ZANN-I GÂLİB Zan; sanmak, sezmek, bir şeyi kesin olmaksızın bilmek, ihtimalli olarak bilmek demektir. Galib ise “galebe” kökünden ism-i fail olup; üstün, galip ve kazanan anlamına gelir. Zann-ı galib tamlaması; üstün gelen kanaat, ağır basan inanç, çoğunluk kazanan sezgi, kuvvetle tahmin etme ve büyük ihtimal anlamlarını ifade eder. İslam fıkhında …

Devamını Oku »

Mirkatü’s-Sünneti ve Tiryaku Marazı’l-Bid’a / On Birinci Lem’a

On Birinci Lem’a Mirkatü’s-Sünneti ve Tiryaku Marazı’l-Bid’a بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ لَقَدْ جَٓاءَكُمْ رَسُولٌ مِنْ اَنْفُسِكُمْ عَزٖيزٌ عَلَيْهِ مَا عَنِتُّمْ حَرٖيصٌ عَلَيْكُمْ بِالْمُؤْمِنٖينَ رَؤُفٌ رَحٖيمٌ Şu âyetin Birinci Makamı, Minhacü’s-Sünnet; İkinci Makamı, Mirkatü’s-Sünnettir. فَاِنْ تَوَلَّوْا فَقُلْ حَسْبِىَ اللّٰهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظٖيمِ قُلْ اِنْ …

Devamını Oku »

“Minhacü’s-Sünne” bu risaleye lâyık görülmüştür. / Dördüncü Lem’a

Dördüncü Lem’a “Minhacü’s-Sünne” bu risaleye lâyık görülmüştür. “Mesele-i İmamet” bir mesele-i fer’iye olduğu halde, ziyade ehemmiyet verildiğinden bir mesail-i imaniye sırasına girip, ilm-i kelâmda ve usûlü’d-dinde medar-ı nazar olduğu cihetle, Kur’an’a ve imana ait hizmet-i esasiyemize münasebeti bulunduğundan cüz’î bahsedildi. بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ لَقَدْ جَٓاءَكُمْ رَسُولٌ مِنْ اَنْفُسِكُمْ عَزٖيزٌ …

Devamını Oku »

Hakkı Tebliğ İçin… – 2

Osman Nuri Topbaş Hocaefendi MES’ÛLİYET, NİMETE GÖRE… Cenâb-ı Hak, yarattığı nâmütenâhî varlıklar içinde, insanı bambaşka husûsî vasıflarla donatmıştır. İlâhî hikmet, nimet ile külfetin birbiriyle dengeli olmasını îcâb ettirir. Yani, ne kadar çok ve çeşitli nimet varsa, bununla mütenasip şekilde, mükellefiyetler, mes’ûliyetler ve vazifeler de çoğalır ve çeşitlenir. Bu sebeple akıl, zekâ, …

Devamını Oku »