Rabbimiz, Kur’ân’da Peygamber Efendimiz’in hayatı üzerine yemin etmiştir. Yüce ismini, O’nun ismiyle birlikte zikretmiş ve mü’min bir kul olmayı, O’nun nübüvvetine îmân şartına bağlamıştır. Huzurunda seslerin yükseltilmesine râzı olmamış, mübârek isminin sıradan bir isim gibi zikredilmesini istememiştir. Bütün bunlara ilâveten kendisinin ve meleklerinin, O’na çokça salât ü selâm ettiklerini bildirerek Müslümanların da aynı şekilde O’na bol bol salât ü selâm getirmelerini fermân eylemiştir.

“Allâh ve melekleri, Peygamber’e çokça salât ederler. Ey mü’minler! Siz de O’na salavât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin.” (el-Ahzâb, 56) buyrulduğu vechile o yüce varlığa salât ü selâm getirmek, mü’minler için ilâhî bir emirdir.

SALÂT-I ÜMMİYE

Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedin nebiyy’il ümmîyyi ve alâ âlihi ve sahbihi ve sellim.

Son Okunuşu:

Allahumme salli ‘alâ seyyidinâ Muhammedin-illezî câe bi hakkil mübîn ve erseltehû rahmetel-lil-‘âlemîn.

Meali: Allah’ım Efendimiz ümmî peygamber Muhammed’e, evladu iyaline ve ashâbına salât ve selâm eyle.

Son Okunuşun Meali: Allah’ım Efendimiz Muhammed’e salât-ü selam olsun ki Sen O’nu alemlere rahmet olarak indirdin. O bize apaçık hakikatı getirdi.

SALÂT-I KEMÂLİYE

Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin ve ‘alâ âlihî ‘adede in‘âmi’llâhi’l-kerîm ve ifdālihî
Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ mürşidinâ Muhammedin ve ‘alâ âlihî ‘adede in‘âmi’llâhi’l-kerîm ve ifdālihî
Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ şemsi’d-duhâ Muhammedin ve ‘alâ âlihî ‘adede kemâ li’l-lâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ bedri’d-dücâ Muhammedin ve ‘alâ âlihî ‘adede kemâ li’l-lâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî
Allâhumme salli ve sellim ve bârik alâ nûri’l-Hüdâ Muhammedin ve ‘alâ âlihî ‘adede kemâ li’l-lâhi ve kemâ yelîku bi kemâlihî

Meali: Allah’ım! Efendimiz Muhammed’e ve evlad u iyaline Senin nezdindeki kemalat adedince ve O’ndaki kemalata yaraşacak tarzda salat eyle.

SALÂT-I KUTBİYYE

Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedin mahtelefe-l melevân ve teakabe-l esnân ve kerrere-l cedîdân vestekbele-l ferkadân ve belliğ rûha ruhi  ervâhe ehli beytihi min-et’tahiyyate vesselam ve bârik ve sellim aleyhim kesiran kesiran kesira. Ve sallâllahu alâ seyyidina Muhammedin ve alâ cemi’il enbiyaihi vel mürselîn ve evliyaihi vessalihîn ve ala melaiketike vel mukarrabin ve ala ehli taatike ecmaine min ehli semavati ve ehlil aradin ve rıdvanullahi teala alâ âli Resulillahi ve eshabihi ecmanine bi rahmetike ya Erham’er Rahimin. Amin ve’l hamdülillahi Rabbil âlemin.

Mealinin bir kısmı: Allah’ım! Efendimiz Muhammed’e ve O’nun evlad u iyaline, gece ve gündüzün devamı, sabah ve akşamın birbirini takibi, gece ve gündüzün tekrar edip durmaları, Kutup Yıldızlarının karşılaşmaları süresince salat eyle. O’nun ve ehl-i beytinin ruhlarına bizlerden selam ve esenlikler ulaştır.

SALÂT-I FATİH

Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedin’il fâtihi limâ uğlika ve’l hatimi li mâ sebeka nâsır’ıl hakkı bil hakk. Ve’l hâdi ila sırâtıke’l müstekîm ve alâ âlihi hakka kadrihî ve mikdârihil azîm.

Meali: Allah’ım! Kapalılıkları açan,geçmişe son veren, hakka hakikatla destek olan, mahlukatı senin doğru yoluna ileten Efendimiz Muhammed’e, O’nun evlad u iyaline ve ashabına O’nun yüce kadrü kıymetince salat eyle, selam eyle ve O’nu mübarek kıl.

SALÂT-I TEFRİCİYE

Allâhumme salli salâten kâmileten ve sellim selâmen tâmmen alâ seyyidinâ Muhammedinillezî tenhallü bihil ukadü ve tenfericu bihil-kürebü ve tukdâ bihil-havâicu ve tünâlü bihir-reğâibü ve hüsnül-havâtimi ve yustaskal ğamâmu bivechihil Kerîm ve alâ âlihî ve sahbihi fî külli lemhatin ve nefesin bi adedi külli ma’lûmin lek.

Meali: Allah’ım! Bizim Efendimiz Muhammed’e (s.a.v.) kusursuz bir salât ve rahmet, mükemmel bir selâm ve selâmet vermeni diliyoruz. O Peygamber ki, onun hürmetine düğümler çözülür, sıkıntılar ve belalar onun hürmetine açılıp dağılır, hacet ve ihtiyaçlar onun hürmetine yerine getirilir. Maksatlara O’nun hürmetine ulaşılır, güzel sonuçlar O’nun hürmetine elde edilir. O’nun şerefli yüzü hürmetine bulutlardaki yağmur istenilir, Allah’ım, onun ehl-i beytine, ashabına da her göz kırpacak kadar zamanda (her an, saniye) her nefes alacak zamanda sana malum olan varlıklar sayısınca salât et.

SALÂT-I MÜNCİYE

Allâhumme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidina Muhammedin salâten tüncînâ bihâ min-cemî’il-ehvâli vel âfat. Ve takdî lenâ bihâ cemîal hâcât ve tutahhirunâ bihâ min-cemîi’s-seyyiât ve terfe’unâ bihâ inneke a’lâ’d-deracât ve tubelliğunâ bihâ aksâ’l-ğayât min cemiîl-hayrâti fî’l-hayâti ve ba’del-memât birahmetike yâ Erhame’r-Rahimîn. Hasbunellahu ve ni’mel vekîl, ni’mel mevlâ ve ni’me’n-nasîr. Ğufraneke rabbenâ ve ileyke’l-masîr.

Meali: Ey Allah’ım! Efendimiz Hz. Muhammed’e (s.a.v.) âline (ve ümmetine) öyle bir salatu selam eyle ki, O salatu selam ile bizi tüm endişelerden, korkulardan, felaketlerden, muhafaza eyle. O salatu selam ile tüm hacetlerimizi ihsan eyle. O salat ile bizi bütün kötülüklerden temizle. O salat ile bizi en yüksek derecelere yükselt. Gayelerin en son, en yüksek makamına bizi onunla ulaştır. O salat ile hayat ve ölümümüzden sonra da bizi tüm hayırlara kavuştur. Yüce Allah, bize kafidir. O ne güzel vekil, ne güzel koruyucu ve ne güzel yardımcıdır. 

KISA SALÂT Ü SELAMLAR

-Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedin adede mâ fî ilmillahi salaten dâimeten bi devami mülkillah.

Meali: Allah’ım, Efendimiz Muhammed’e (s.a.v.) senin ilmin adedince ve hükümranlığın devam ettiği müddetçe salat ve selam eyle.

– Cezallahü enna seyyidina Muhammedin sallâllahu aleyhi ve sellem mâ hüve ehlüh.

Meali: Allah, Hz. Muhammedi (s.a.v.) -Allah ona salat ve selam etsin-  bizim adımıza mükâfatlandırsın ki O zaten buna ehildir.

– Allahumme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed, kema salleyte alâ İbrahime ve alâ âli ibrahim, inneke hamidun mecid.

Meali: Ey Allah’ım, Hz. Muhammed’e (s.a.v.) ve O’nun âline salat et. Hz. İbrahim’e (a.s.) ve âline salat ettiğin gibi. Şüphe yok ki, sen Hamidsin,(Öğülmüş yalnız sensin), Mecidsin (Şan ve şeref sahibi yanlız sensin).

– Allahumme barik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed, kema barekte alâ İbrahime ve alâ âli İbrahim, inneke hamidun mecid.

Meali: Ey Allah’ım, Hz.Muhammed’e (s.a.v.) ve O’nun âline mübarek eyle. Hz. İbrahim’e (a.s.) ve âline mübarek eylediğin gibi. Şüphe yok ki, sen Hamidsin,(Öğülmüş yalnız sensin), Mecidsin (Şan ve şeref sahibi yanlız sensin)

– Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ve sellim.

Meali: Ey Allah’ım! Efendimiz, büyüğümüz Hz. Muhammed’e (s.a.v.), evlad u iyaline, ashabına salat u selam eyle (Rahmet et, selametlik ver).

(islam ve İhsan)

***

Daha Fazlası İçin

Efendiler Efendisine (asm) (Tavsiyeli) Salâvat Duaları

 

“Allah ve melekleri (O şanlı) Nebî’ye salât etmekte (Onun şerefini gözetmeğe, yüceltmeğe özen göstermektedir.)dir. Ey iman edenler, siz de Ona salât ve içtenlikle selâm edin.”

Emret (Allahım);

 

 

Allahım, Efendimiz Hz. Muhammed’e ve Efendimiz Hz. Muhammed’in âline salât et ve o salât ile bizi bütün korkulardan ve âfetlerden koru, onunla bütün ihtiyaçlarımızı gider, bizi bütün günahlardan temizle, onunla bizi katında en yüce derecelere çıkar, hayatta ve ölümden sonra bütün hayırlar adına en ileri hedeflere bizi ulaştır. Âmîn, ey dualara icabet eden (Allahım).Hamd, Âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.

Allahım, Efendimiz Hz. Muhammed’e ve Onun âline, gece ile gündüzün birbirini izlediği, sabah ile akşamın birbirini takip ettiği, gece ile gündüzün art arda gelip durduğu ve iki kardeş yıldızlarının karşılıklı doğdukları müddetçe salât eyle.

Onun ruhuyla Ehl-i Beytinin ruhlarına tahiyye ve selamlarımızı ulaştır.

Ona ve Ehl-i Beytine merhamet et, bereket ihsan eyle, haşr ü karar gününe kadar çok çok selâm eyle.

Yâ İlâhenâ, bu salât ü selâmların her birerleri ile bizi bağışla, bize merhamet et ve bize lütufta bulun.

Allahım, nurlarının denizi, esrarının madeni, inayetinin gözdesi, hidayetinin güneşi, hazire-i kuds’ün nişanlı gözdesi, hu-zûrundakilerin imamı,..

…mahlûkatının en hayırlısı, mahlûkatının Sana en sevimlisi, kulun, habibin, resulün ve kendisiyle nebilere ve rasûllere hatime çektiğin Ümmî Nebî Efendimiz Hz. Muhammed ve sâir enbiyâ ile resullerin üzerine, Onun âli ve bütün ashabının üzerine, melâike-i mukarrabîninin, semâvât ve arzdaki salih kullarının Allah’ın rıdvanı onların ve bizim hepimizin üzerine olsun üzerine salât eyle. Âmin. Ve hamd, Âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.

Allahım, esrar semâsının güneşi, nurların mazharı, celâl yörüngesinin merkezi ve cemâl felekinin kutbu olan Hz. Muhammed’in lâtif ve biricik zâtına salât eyle,..

…Allahım, Senin nezdindeki sırrı ve Sana doğru seyri hürmetine beni korktuklarımdan emin kıl, sürçme ve inhiraflanma istikamet ver, hüznümü ve hırsımı gider, benimle ol, Sana yönlendirmek üzere beni benden al, kendimden fâni olmakla beni rızıklandır, beni nefsimle imtihan etme, basar ve basiretimi beşerî hislerimle perdeleme. Her gizli sırrı bana aç, yâ Hayy, yâ Kayyûm, yâ Hayy, yâ Kayyûm, yâ Hayy, yâ Kayyûm. (3 defa okunacak)

Allahım, sırların kendisinden fışkırdığı, nurların da yine kendisinden infilak ettiği, hakikatlerin kendisine yükseldiği (gerçek değerini bulduğu), Adem (as)’in ilimlerinin kendisine inip de mahlûkatı âciz bırakan, onun karşısında anlayışların zayıf kalıp ne bizden önce geçmiş ne de gelecek hiçbir kimsenin kendisini idrak edemediği O Zat’a salât et ki,..

..Melekût âleminin bahçeleri onun cemâlinin çiçekleri ile güzeldir; Ceberut âleminin havuzlan onun nurlarının feyziyle dolup taşmaktadır. “Vasıta olmasaydı, neticeye ulaşılmazdı.” kaidesince, Ona bağlı olmayan hiçbir şey yoktur. Bu salât, Senden Ona, Senin şânına yakışır ve Onun da lâyık olduğu bir salât olsun. Allahım, O, Senin Sana delâlet eden en câmî ismindır; huzurunda kaim en büyük perdedârdır.

Allahım, beni Onun soyuna ilhak eyle, Onun sahip olduğu şerefe beni layık kıl. Onu bana öyle tanıt ki, bununla cehalet kanallarından kurtulup fazilet pınarlarından kana kana içeyim. Bana Onun yolu üzerinde, inayetinle kuşatılmış olarak huzuruna doğru giden yolda yardım et.

Beni bâtılın tepesine öyle bir indir ki, beynini dağıtayım. Beni ehadiy-yet deryalarına al, vahdet denizinin kaynağına garket; öyle ki, sadece onunla göreyim, onunla işiteyim, onunla bulayım, onunla hissedeyim.

Yâ Rabbi! En büyük perdedâr olan Hz. Muhammed (sav)’i ruhumun hayatı kıl. Onun ruhunu hakikatimin sırrı eyle, Onun hakikatini ilk hakkın gerçekleşmesi ile kaplayıcı kıl. Yâ Evvel, yâ Âhir, yâ Zahir, yâ Bâtın! Kulun Zekeriyya (as)’m nidasını işittiğin gibi benim nidamı da işit Allahım. Senin rızan yolunda bana yardım et. Senin rızan yolunda kudretinle beni destekle. Benimle Senin aranı birleştir; benimle Senden gayrılarının arasına gir Allah, Allah, Allah!

“Kurân-ı Sana farz kılan (Rabbin) elbette seni dönülecek yere döndürecektir.”

“Rabbena, tarafından bize bir rahmet ihsan eyle, işimizden muvaffakiyet hazırla.”

Bana bir genişlik ve çıkış yolu göster.

“Şüphesiz ki Allah ve melekleri (o sânı yüce) Nebî’ye salât etmektedir. Ey iman edenler, haydi siz de Ona salât edin ve güzelce selâm getirin.”

Allah’ın (c.c.) tek ve çift varlıklar ile Onun eksiksiz bereketli kelimeleri adedince salâtı, selamı, tahiyyesi, rahmeti, bereketi; kulun, nebin, habibin ve resulün Ümmi Peygamber Hz. Muhammed Mustafa Efendimiz’e, Onun âl ve ashabına olsun.

Kendisiyle düğümlerin çözüldüğü, sıkıntıların açılıp zail olduğu, ihtiyaçların yerine getirildiği, arzu, istek ve güzel neticelere ulaşıldığı, kerim yüzü suyu hürmetine yağmur istendiği Efendimiz Muhammed’e, Onun âl ve ashabına her göz açıp kapama, her nefes alıp verme, Sana malum herşey sayısınca kâmil salât ve eksiksiz selâm et Allahım

Alttaki salâvatların okunuşu aslına tam uygun olmasa da inşaallah Rabb-i Rahîmimiz kusurları afv ile feyizlerinden mahrum etmez. Âmin! 

1-Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin bi adedi ilmike.

Manası: Ey Allahım! efendimiz Hz. Muhammed’e (S.A.V.) ve efendimiz Hz.Muhammedin (S.A.V.) aline nihayetsiz olan ilminin adedince salatu selam ve bereketler ihsan eyle.

2- Allahümme salli ve sellim alâ seyyidinâ Muhammedin el-müştemili alel hakayiki.

Manası:ALLAH’ım, Efendimiz MUHAMMED üzerine bütün hakikatlar ile O’na salat ve selam eyle

3-Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin ve sellim.

Manası:Ey Allahım ! Efendimiz, büyüğümüz Muhammed’e, evladu iyaline, ashabına salatu selam eyle.(Rahmet et, selametlik ver.)

Riyâzül Ehadis adlı kitaptan alınmıştır. Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki; “Cennette bir ağaç vardır ve ismi Mahbube’ dir. Ak meyvesi olur, nardan küçük elmadan büyük, sütten ak, baldan tatlı ve kaymaktan yumuşaktır. O meyveden ancak bu salavata devam edenler yer.”

4-Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin hattâ yebká minessalâti şey’ün, verham Muhammeden ve alâ âli Muhammedin hattâ lâ yebká minerrahmeti şey’ün ve bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin hattâ lâ yebká minel bereketi şey’ün ve sellim alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammedin hattâ lâ yebká minesselâmi şey’ün.

Manası: (Ey Allah’ım, Muhammed Mustafa’ya ve aline öyle rahmet eyle ki rahmetinden onlara kavuşmayan asla bir şey kalmasın. Muhammedi ve alini öyle esirge ki onlara ulaşmayan asla rahmet kalmasın. Muhammed Mustafa’ya ve O’nun aline öyle salat ve selam eyle ki onlara kavuşmayan hiç bir selam kalmış olmasın.)

Ezhar adlı kitaptan, İbni Ömer (ra)’ den rivayetle: Bir gün Efendimizin huzurunda, bir devenin hırsızlığı sebebiyle iki kişi birbirinden davacı iken deve lisâna gelmiş ve gerçek sahibini söylemişti. Bunun üzerine Resûlullah Efendimiz (sas) deve sahibine; “Sen ne okudun ki Medine’ nin mahalleleri melekler ile doldu ve deve konuştu?”, diye sordu. Bunun üzerine adam aşağıdaki salavat-ı şerifeyi okuduğunu söyledi. Peygamber Efendimiz (sas) de buyurdular ki; “Senin yarın, sıratı geçerken yüzün ayın ondördü gibi nurlu ola!.”

5-Allahümme salli ve sellim alâ seyyidinâ Muhammedin adede mâ ehate bihi ilmüke ve mâ cera bihi kelâmüke.

Manası: Allah’ım, kalemin cari olduğu ve ilmin ihata erdiği kadar Efendimiz Muhammed Mustafa’ya rahmet eyle, salat eyle.

6-Allahümme salli ve sellim alâ gayetil âlemine ve âyetil âlemîne.

Manas: Allah’ım, Muhammed üzerine alemlerin sayısınca rahmet eyle, mübarek eyle. O’na âlemler sayısınca salatü selam olsun.

7-Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin kemâ yenbeğî lişerefi nübüvvetihî ve li izâmi kadrihil azîm.

Manası: Ey Allah’ım, Efendimiz Muhammed üzerine rahmet ve bereket kıl ki, şan ve şerefine ve yüce büyüklüğüne layık olsun.

8-Allahümme salli alâ men hâtemte bihirrisâlete ve eyyedtehu binnasri vel kevseri veşşefaati.

Manası: Ey Allah’ım, kendisiyle Peygamberliği hidayete erdirdiğin; yardımın, havzı kevser ve şefaat selahiyetiyle desteklediğin Muhammed Aleyhisselama salat ve selam buyur.

9-Allahümme salli ve sellim alâ seyyidinâ ve nebiyyinâ ve habîbinâ Muhammedin fil evvelîn.

Manası: Ey Allah’ım, Efendimiz, Peygamberimiz, sevgilimiz olan Muhammed üzerine rahmet eyle, salat ve selam eyle.

10-Allahümme salli ve sellim alâ seyyidinâ ve nebiyyinâ ve habîbinâ Muhammedin fil âhirin.

Manası: Ey Allah’ım, sonrakiler arasında da Efendimiz, Peygamberimiz, sevgilimiz olan Muhammed’e rahmet eyle, salat ve selam eyle

11-Allâhümme salli alâ Muhammedin ve enzilhül münzelel mukarrebe indeke yevmel kiyâmeti

Manası:Ey Allah’ım! Hz. Muhammed’e Salatu selam et, ve onu kıyamet gününde sana yakın bir yere(makam-ı Mahmut’a) indir.

Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki;
“Kim bu salavati okursa benim sefaatim ona vacib olur.”

Kadı İyaz’ ın Şifâ-i Şerif Kitabından, Zeydülhab (ra)’ dan rivayetle: Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki; “Kim bu salavatı okursa benim şefaatim ona vacib olur.”

Allâhümme salli alâ Muhammedin ve enzilhül münzelel mukarrebe ındeke yevmel kıyâmeti.

İmam-ı Malik Hazretlerinin Muvattâ’ sında, İmam Ahmed ibni Hambel Hazretlerinin Müsnedinde bulunan ve Ruveyfâ bini Sâbitil Ensâri (ra)’ den rivayetle: Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki; “Her kim bana salavat verirse sonunda bunu okusun.”

Allâhümme enzilhül mak’adel mukarrebe ındeke yevmel kıyâmeti.

12- Allâhümme salli alâ Muhammedin abdike ve resûlike ve alel mü’minîne vel mü’minât vel müslimîne vel müslimât

Manası: Allahım ! kulun ve Resulun Hz.Muhammed’e salat (Rahmet) et. Mümin olan erkek ve kadınlara, müslüman olan erkek ve kadınlara da merhamet eyle.

Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki;
“Bir kimse malinin çok olmasini istiyorsa, bu suretle salavat okusun.”

Ebu Said-i Hudri (ra)’ den rivayetle: Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki; “Her fakir kimse sadaka verenlerin sevabı kadar sevab almak isterse bu vechile salavat versin.”

13-Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedinin nebiyyi kemâ emertenâ en nusalliye aleyh,

Ezhâr-ül Ehadis Kitabında, Enes İbni Mâlik (ra)’ den rivayetle, Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki; “Şu geçen kimsenin hergün kazandığı kadar hiç kimse amel edemez çünkü Cebrail (as) bana bildirdi ki, bu kimse hergün on defa şu salavâtı verir.”

14-Allâhümme salli alâ Muhammedin abdike ve resûliken nebiyyil ümmiyyi.

Enes Ibn-i Mâlik’ ten rivayetle: Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki;”Kim Cuma günleri bu sekilde salavat getirirse Hak Teâlâ onun seksen yillik günahini affeder. “

15- Allâhümme salli alâ Muhammedin kemâ hüve ehlühû, Allâhümme salli alâ Muhammedin kemâ tuhibbü ve terdâ lehû

Ravzatul Ehbab kitabında, Ebubekir Sıddık (ra)’ dan rivayetle: Peygamber Efendimiz (sas) sağ tarafına oturmuşlardı, bu esnada kapıdan birisi girdi ve Efendimiz bu zâtı benimle kendi arasına oturttu. Adam gittikten sonra buyurdu ki; “Bu kişi bana şu şekilde salavat verir, onun için ona ikrâm et.”

16- Salavâtullâhi ve melâiketihî ve enbiyâihî ve rusülihi ve cemîi halkihî alâ seyyidinâ Muhammed ve alâ âlihî ve aleyhisselâm ve rahmetullâhi ve berekâtühû.

Riyâzil Müzekkirin kitabından alınmıştır. Hz. Ali (krv) Efendimiz buyurdular ki; “Her kimse günde on kere ve Cuma gününde yüz kere bu şekilde salavat verirse inşallah kıyamet gününde Efendimiz (sas) elinden tutar.”

Ihyâ-i Ulûm kitabinda Imam Gazâli buyurmuslardir ki;
“Her kim yedi Cuma, yedişer defa bu şekilde salavat verirse insallah Efendimizin sallallahu aleyhi ve sellem şefaatine nail olur.

17-.Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihi adede kemâlillahi ve kemâ yeliyku bi kemâlih.

70 bin salavat kıymetinde bir salavat olduğu söylenir

18-Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin adede mâ fiî ilmillâhi salâten dâimeten bi devami mülkillah.

Allah’im! Efendimiz Muhammed’e Senin ilminde bulunanlar sayısınca ve mülkün devam ettigi sürece salat ve selam eyle

Hz. Fatıma buyurmuş: Bir kimse bu salavatı bir kere okursa denizler mürekkep, ağaçlar kalem olsa bunun sevabını yazmakla bitiremez.

19- Allâhümme enzilhül mak’adel mukarrebe indeke yevmel kiyâmeti

Manası: Ey Allah’ım! Hz. Muhammed’e Salatu selam et, ve onu kıyamet gününde sana yakın bir yere(makam-ı Mahmud’a) indir.

Peygamber Efendimiz (sas) buyurdular ki;
“Kim bu salavati okursa benim sefaatim ona vacib olur.”

“Her kim bana salavat verirse sonunda bunu okusun.”

20 *Allahümme salli ala Muhammedin ve Ademe ve Nuhin ve İbrahim’e ve Musa ve İsa ve Yusuf ve Yahya ve Eyyüp ve Harun ve İsmail ve İshak ve Yakup ve İdris ve Süleyman ve Zekeriya ve Zülkif ve Hud ve Sit ve Salih ve Zülkarneyn ve Şuayp ve Hızır ve İlyas ve Davut ve Lokman ve Uzeyr ve Yunus ve Lut ve Yuşa ve Danyal ve Ehli beyti Mustafa ve ma beynehum minen nebiyyine vel mürselin, salavatullahi ve selamuhu aleyhim ecmain

Manası: Allahım ! Hz.Muhammed’e(S.A.V.), Hz.Adem, Hz.Nuh, Hz.İbrahim, Hz.İsa (A.S.V.) ve bunların arasında (gelip geçmiş bütün) peygamberlere rahmet ihsan eyle.

21*Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve eshâbihî ve evlâdihî ve ezvâcihî ve zürriyyetihî ve ehli beytihi Mustafa ve ashârihi ve ensârihî ve muhibbîhi ve ümmetihî ve aleynâ meahüm ecmaîn.

Şifa-i Şerif kitabından, Hasan Basri Hazretlerinden rivayetle. Buyurmuştur ki; “Her kim sevgili Peygamber Efendimizin havzından (Kevser Havuzu) içmek isterse, şu şekilde salavat versin.”

22-*Subbanallahi ve bihamdihi Subhanallahil azim, estağfirullahe ve etübu ileyh

Manası: Her türlü noksanlıktan münezzeh olan ve kemal sahibi olan Allaha hamd ederim.

Âişe radıyallahu anhâ şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem vefatından önce sık sık “Sübhânallahi ve bi-hamdihî, estağfirullâhe ve etûbü ileyh: Ben Allah’ı ulûhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve O’na hamdederim. Allah’tan beni bağışlamasını diler ve günahlarıma tövbe ederim” derdi.Buhârî, Ezân 123, 139; Müslim, Salât 218-220
Sübhânallahi ve bi-hamdihî zikrinin önemini Resûl-i Ekrem Efendimiz muhtelif ifadelerle dile getirmiştir. 1415 numaralı hadiste geçtiği üzere, bu zikrin “Allah’ın en çok hoşlandığı söz” olduğunu söylemiştir.1413 numaralı hadiste gördüğümüz üzere“Bir kimse günde yüz defa sübhânallahi ve bi-hamdihî derse, onun günahları deniz köpüğü kadar bile olsa hepsi bağışlanır” buyurmuştur. Yine 1442 numaralı hadiste okuduğumuz üzere sübhânallahi ve bi-hamdihî diyen kimseye “cennette bir hurma ağacı dikileceğini” müjdelemiştir. Tövbe ve istiğfâr etmenin faziletini ve değerini ise üzerinde durduğumuz bu konudaki hadislerden anlamaktayız.
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in Rabbine kavuşacağını bildiği günlerde bu zikri dilinden düşürmemesi, onun önemini göstermeye yeterlidir.

115 numaralı hadiste hem bu rivayet hem de onun benzeri birkaç rivayet bir arada bulunmaktadır. Onlardan öğrendiğimize göre Nebiyy-i Muhterem Efendimiz, hem tesbihi hem hamdi hem de tövbe ve istiğfârı ihtiva eden bu zikri, Mekke’nin fethinden sonra kıldığı namazlarda, özellikle bu namazların rükû ve secdesinde çokça okumaya başlamıştı. Hz. Âişe bunun sebebini sordu. Peygamber aleyhisselâm da “Rabbim bana ümmetimde bir alâmet göreceğimi, onu gördüğüm zaman bu zikri çokça söylememi emretmişti. Ben de alâmeti gördüm”buyurdu (Müslim, Salât 220). Demek oluyor ki, Resûl-i Ekrem Efendimiz Mekke’nin müslümanların eline geçmesinden, müslümanların düşmanları karşısında büyük bir zafer kazanmasından ötürü Allah’a şükrünü, hamdini ifade ediyordu. Bunu ona, “İzâ câe nasrullâhi ve’l-feth” diye başlayan 110. Nasr sûresini göndermekle Cenâb-ı Hak emretmiş ve “Allah’ın yardımı ve zaferi gelip de insanların bölük bölük Allah’ın dinine girmekte olduklarını gördüğün vakit, Rabbine hamdederek O’nu tesbih et ve O’ndan mağfiret dile. Çünkü O, tövbeleri çok kabul edendir” buyurmuştu.

(“Sübhanallah” diyen Uhuddan daha büyük sevaba kavuşur. “La ilahe illallah” ve “Allahü ekber” demek de böyledir.) [Beyheki]

Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:

“Kim bayram günü 300 defa :”Sübhanallahi ve bi hamdihi” der ve bunu Müslümanların ölülerine hediye ederse;her mü’minin kabrine 1.000 nur girer ve o kişi vefat ettiği zaman Allahü teala kendisinin kabri için de 1.000 nur verir.”

(Taberani,Meu’cemü’l-Evsat,1/357)
(Allah indinde en kıymetli söz, “Sübhanallahi ve bihamdihi”dir.) [Müslim]

(“Sübhanallah” diyen Uhuddan daha büyük sevaba kavuşur. “La ilahe illallah” ve “Allahü ekber” demek de böyledir.) [Beyheki]

(Gece ibadeti zor gelen, hayra mal sarf edemeyen veya düşmanla savaşmaya korkan, çok Sübhanallahi ve bihamdihi desin. Bu, Allah yolunda harcayacağı bir altın dağdan daha kıymetlidir) [Taberani]
(Dilde hafif, terazide ağır ve bağışlayıcı olan Allah indinde en kıymetli iki cümle: “Sübhanallahi ve bihamdihi, Sübhanallahilazim”) [Müslim]

(Şu beş şeyi dilinizden düşürmeyin: Sübhanallah, Elhamdülillah, La ilahe illallah ve La havle vela kuvvete illa billah.) [Taberani]

23-Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve tekabbel sefâatehül kübrâ ve erfe’a derecetehül ulyâ ve âtihî sü’lehû fil âhireti vel ûlâ kemâ âteyte Ibrâhîme ve Mûsâ.

Her kim bu şekilde salavat-i şerife verirlerse, Efendimiz kendisine, ana, baba ve yakınlarına inşallah şefaatte bulunur.”

24- Allahümme salli ala Muhammedin ve enzilhül münzelel mükarrabe minke yevmel kıyameh*

Manası:
Ey Allah’ım! Hz. Muhammed’e Salatu selam et, ve onu kıyamet gününde sana yakın bir yere(makam-ı Mahmut’a) indir.

Resulü Ekrem (s.a.v.) buyurdu: “Kim bu salavat-i serifeyi okuyarak üzerime salavat getirirse sefaatim ona vacip olmustur.”

25 Allahümme salli ve sellim ve barik ala seyyidina muhammedinil fatihı lima uğlika vel hatimi li ma sebeka ven nasırıl hakkı bil hakkı vel hadi ila sıratıkel müstekıymi sallellahü aleyhi ve ala alihi ve ashabihi hakka kadrihi ve mikdarihil aziym*

Manası: Allahım! Kapalılıkları açan,geçmişe son veren,hakka hakikatla destek olan, mahlukatı senin doğru yoluna ileten Efendimiz Muhammed’e, O’nun aline ve ashabına O’nun yüce kadrü kıymetince salat eyle, selam eyle ve O’nu mübarek kıl.

26-Allahümme salli ve sellim ve bârik ala seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihi adede in’amillahi ve ifdalih

Seyyid Ahmed Savi Hazretleri buyuruyor:
“Bu salavat-ı şerife mü’min bir kul için dünya ve ahirette rızık kapılarının açılmasına bir vesiledir. Bu o kadar faziletli bir salavat-ı şerifedir ki, sevabını melekler yazmakla bitiremezler.”

27-Allahümme lekel hamdu lâ ilâhe illâ ente rabbî ve ene abduke, Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihi adede in’amillahi ve ifdalih

Seyyid Ahmed Savi Hazretleri buyuruyor:
“Bu salavat-ı şerife mü’min bir kul için dünya ve ahirette rızık kapılarının açılmasına bir vesiledir. Bu o kadar faziletli bir salavat-ı şerifedir ki, sevabını melekler yazmakla bitiremezler.”

28-“Lâ ilâhe illellâhu adede kelimâtihi Lâ ilâhe illellâhu adede halkıhî Lâ ilâhe illellâhu zînete arşihi ,Lâ ilâhe illellâhu mile semâvâtihi Lâ ilâhe illellâhu misle zalike meahü vel hamdülillâhi misle zalike meahü, Allâhummeğfir li zunûbi”

“Allah’ın kelimeleri adedince Lâ ilahe illallah. Yarattıkları adedince Lâ ilahe illallah, Arş ağırlığınca Lâ ilahe illallah. Semâlar dolusu Lâ ilahe illallah. Bunlarla beraber bunların mislince Lâ ilahe illallah. Bunlarla beraber bunların mislince Elhamdülillah.” Böyle dersen ne bir melek sevabını yazmağa takat getirebilir, ne de bir başkası.” (el-Camıu’s-Sağîr)

29-Allahümme salli alâ Muhammedin ve Âdeme ve Nûhin ve İbrâhîme ve Mûsâ ve Îsâ ve Süleyman ve Dâvud ve Yahyâ ve Yâkub ve Yûnus ve Yûsuf ve Şit ve İdris ve Hud ve Sâlih ve Zülkarneyn ve Lût ve İsmail ve İshak ve Eyyub ve Şuayb ve Harun ve Hızır ve İlyas ve Zülkifl ve Lokman ve Uzeyr ve Zekeriyya ve Yûşâ ve Danyal ve Ehli beyti Mustafa ve mâ beynehüm minen nebiyyîne vel mürseliyn, Salâvátüllahi ve selâmühü aleyhim ecmaîn. Allahümme salli ve sellim ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedinil fatihi limâ uğlika vel hâtimi li mâ sebeka ven nâsırıl hakkı bil hakkı vel hâdi ilâ sıratıkel müstekıymi, sallellahü aleyhi ve alâ âlihî ve ashâbihî hakka kadrihî ve mikdârihil azim.

Ya Rabbi! Başta Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s) olmak üzere bütün resul, nebi, elçi, evliya, asfiya ve onların iman etmiş ailelerine, ümmetlerine, sahabelere, tabiin ve tebai tabiine, Ehli Beyti Mustafa’ya, ailelerimize, sevdiğin kullarına, şehitlere, gazilere, mazlumlara, gariplere, yetim ve öksüzlere, akrabalarımıza, erenlere, şâkirtlere, müritlere, cennet ehline, bütün âlemlerdeki iman ehline, Senin rızan için çalışanlara, meleklere, zebanilere; Yarattıkların adedince, atomlar, rüzgarlar, moleküller, ışık huzmeleri, yağmurlar, karlar, kumlar, yapraklar,sayılar,harfler, düşünceler, nesneler, ruhlar, nefesler, hareketler adedince,Seni tespih eden taneler adedince okunmuş Kur’anlar, dualar,salavatlar ve Efendimizin Şefaatiyle birlikte Rabbim Senin Sıfatların büyüklüğünce selamımız ve hediyemiz olsun.
El Fatiha

Tuhfetü’s-Salâvãt: 40 Salavât-ı Şerîfe