Ana Sayfa / KASTAMONU / Kastamonu Yazıları / Peygamberimizin (sav) Kastamonu’daki Pâk Soyu (Ehl-i Beyt) / Hüseyin Korkmaz

Peygamberimizin (sav) Kastamonu’daki Pâk Soyu (Ehl-i Beyt) / Hüseyin Korkmaz

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

PEYGAMBERİMİZ’İN (SAV) KASTAMONU’DAKİ PAK SOYU (EHLİBEYT)

Biz büyüklerimizden böyle duymuşuz; Kastamonu Evliyalar Şehri’dir. Ancak, Kastamonu’muzun unutulan çok önemli bir güzelliği daha vardır;
Kastamonu aynı zamanda âlemlere rahmet olarak gönderilen peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sav) temiz ve pak soyu “Seyyid”ler yurdudur.

Kastamonu ilimiz, merkezi, ilçeleri ve köyleriyle “Seyyid” yuvasıdır. Bunu gerek mezar taşlarından, gerekse Nakîbû-l Eşraf kayıtlarından anlayabiliriyoruz.

Dünya Seyyidler ve Şerifler Derneği Genel Başkanı Dr. Seyyid Hüseyin Zerraki ile görüşmemizde; “Kastamonu’nun çoğu Seyyid’dir.. Dünya Seyyidleri’nin üçte ikisi Türkiye’de, Türkiye Seyyidleri’nin de yine üçte ikisi batıdadır” demişti.
Yine Mehmed Feyzi Efendi (ks) hazretleri bir sohbetlerinde; “Taşköprü’nün çoğu Seyyid’dir, ama kendilerini bilmiyorlar” ifadesini kullanmıştır.

Şu halde Kastamonumuz için “Evliyalar Şehri” demek az kalır. Bu ifade “Evliyalar ve Seyyidler Şehri Kastamonu” olarak anılsa daha güzel, daha doğru olur.

Ferhat Paşa Cami-i Şerifi’nde (Hacı Kadı Camii) Nakîbûl Eşraf reisi kalem tutar, eşraftan sayılan seyyid ve şerifler “Nakîb Defterleri”ne kaydedilirmiş. İddia o ki, Araç, Taşköprü ve Kastamonu merkezde bilinçli (kundaklama) olarak yangınlar çıkarılmış ve birçok eser, nakîb kayıtları, şer’iyye sicilleri, kadı sicillerinin çoğu bu yangınlarda yok olmuşlardır. Ecdadımız pek çok konuda olduğu gibi arşiv ve kayıtlar konusunda çok akıllı, çok dikkatli davranmışlar, belge ve sicillerin bir nüshasını İstanbul’a (Payitaht’a) göndermişler. Bu belgelerin çoğu İstanbul Kağıthane’de arşivdedir. Belki de Kağıthane diye anılmasının sebebi budur.

Nüfusun normal çoğalma seyri içersinde Peygamberimizin nesl-i mübarekleri de her geçen gün çoğalmakta ve yeryüzüne dağılmaktadırlar.

Seyyid ve Şerifler bulundukları yerlere rahmet olurlar. Dedeleri (sav) âlemlere rahmet olmuşken, kendileri de bulundukları yerlere rahmet ve bereket vesilesidirler. Çünkü Ehlibeyt hakkında ayetler, (bkz; Ahzab Suresi 33. ayet)
hadisi şerifler, sahabe efendilerimiz başta olmak üzere âlimlerimizden ittifakla Peygamberimizin neslinin fazileti, onlara saygı ve hürmetin gerekliliği konusunda ittifak vardır.
Onların bulundukları beldeye Allah’ın (cc) rahmet indireceği, kaza, bela ve musibetleri o beldeden kaldıracağına dair yaygın bir kanaat de vardır.

İbn-i Ömer’den (ra) rivayet edildiğine göre, Ebû Bekr Sîddîk (ra) şöyle söylemiştir; “Ehlibeyti sevip sayma hususunda Hazreti Muhammed’in (sav) tavsiyesini gözetiniz” (bkz; Riyazü’s Sâlihîn; Buhâri, Fezâilû Ashabî’n-Nebi, 13. nr; 3713)

Peygamberimiz (sav) Veda Hutbesi’nde şu ifadeleri kullanmıştır; “Ben size iki şey bırakıyorum, eğer bunlara sımsıkı yapışırsanız muhakkak yolunuzu şaşırmazsınız. Birincisi, Allahın (cc) kitabı Kur’ân-î Kerim, ikincisi ise Ehli beytimdir.” (bkz;Tirmizî, Menâkıb: 31; Müsned, 3:14, 17, 26)

Yine Peygamber Efendimiz sav; “Üç şeye hürmette kusur etmeyenin dini ve dünyası muhafaza edilir. Yoksa hiç bir şeyi korunmaz: İslama, Peygambere ve O’nun nesline hürmet.” (Taberani)

Bizim ecdadımız yüzlerce yıldır hem millet, hem devlet olarak Peygamber Efendimizin nesline hürmet etmeyi, onlara hizmet etmeyi en mühim vazifelerden biri olarak kabul etmişler, bu amaçla resmi, gayrı resmi kurumlar oluşturmuşlardır.

Dine hizmet uğruna ve özellikle ilim ve tasavvuf yoluyla dünyanın her yerine dağılan Peygamberimizin torunları, en mühim İslam medeniyet merkezlerinden biri olan Kastamonumuza da gelmişler, burada kalmışlar, ayrılmaz ve çok değerli birer parçamız olmuşlardır.

Kastamonu’muz en önemli Ehlibeyt yuvalarından biridir ve ilimizdeki Peygamber neslinin bu günkü durumları, araştırılması, üzerine dikkatle eğilinmesi gereken hayati öneme sahip  konulardan birisidir.
Benli Sultan (ks) dergâhı, Yılanlı Camii Külliyesi, Seyyid İbrahim Zühtü Efendi (Nakîbû-l Eşraf reisi), Şeyh Seyyid Ahmed Ziyauddin Efendi (Nakîbû-l Eşraf reisi), Seyyid Ahmed Siyahi (ks) v.d.
İsmini yazdığımız ve sayfalara sığmayacak kadar çok seyyid ve şerif ecdadımız ve onlardan bize emanet kalmış nesilleri vardır.

Nakîbûl Eşraflık müessesi mutlaka yeniden kurulmalıdır. Kaybolan kayıtlarına ulaşılmalı, kendilerinin Peygamber torunu olduğunu bilmeyen, hayatın akışı içersinde kaybolan, yanlış yollara sapan ya da sapma ihtimali olan insanlara kim oldukları yeniden hatırlatılmalıdır.

Ehli Beyt söylemi Alevi vatandaşlarımızın sahiplendiği, onlara has bir değer değildir. Hakiki Ehli Beyt sevgisi ce çizgisi Ehli Sünnet ve’l-Cemaat olan bizlere hastır, bizlere layıktır, bizlere lazımdır.

Başka şehirlerde, başka coğrafyalarda sahte Seyyidlerin türediği biliniyor.
Ancak Kastamonu’da durum tam tersidir; pek çok aile Seyyid ve Şerif olduğunu bilmemekte, bilenler de kendilerini büyük bir özenle gizlemektedirler.
İlimizde belki binleri bulan Seyyid ve Şerifler olmasına rağmen kimse bu durumun farkında değildir, Peygamber Nesli ve onların değeri unutulmuş gibidir.

Peygamber sevgimiz, Ehli Beyt sevgimiz  yeniden millet, yeniden medeniyet inşa etmek için en gerekli sermayemizdir.
Birlikte yol alınması gereken en değerli yoldaşlar, Peygamberimizin neslidir.
Örnek olması, örnek alınması gereken insanlar Seyyidler ve Şeriflerdir.

Hayırla kalın, Rabbime (cc) emanet olun..

Hüseyin Korkmaz

Seyyid ve Şerif Ne Demek?

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Anarşi Sebep ve Çareleri – IV

ANARŞİ SEBEP VE ÇARELERİ – 4 «MEDENİYETİN İKİ GÜNAHI Bu milletin hususiyetlerini dikkate almadan girişilen …

Kapat