Ana Sayfa / Yazarlar / Rahmanî ve Şeytanî Sevgi / Ahmet KATIN

Rahmanî ve Şeytanî Sevgi / Ahmet KATIN

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Şeytan, sadece kötülüğü değil, sevgiyi de kullanarak insanları doğru yoldan çıkarır.Hatta sevgiyle yoldan çıkardığı insanlar, kötülük ve vesveseyle yoldan çıkardığı insanlardan çok daha fazladır.

İlk bakışta ismi bile güzel olan sevgi neden kötü olsun diye bir soru akla gelebilir. Fakat insanların çoğu hem dünya hayatlarında, hem ahiret hayatlarında yanlış kimseleri ve yanlış şeyleri sevmekten kaybetmiştir. Bunun sayısız örneği vardır. Bunun nedeni, sevginin herkes tarafından güzel ve hoş bir duygu olarak tanımlanmasıdır. Bu yüzden sevginin beraberinde taşıdığı tehlikenin bir çok insan farkında değildir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) “Kimi seviyorsan onunla berabersin” demiştir. İnsan kimi seviyorsa onunla arasında bir bağ oluşur.

İman sahibi bir kişi, bütün kalbiyle sevmesi, yakınlaşması, bağlanması gereken varlığın Allah olduğunu bilir. Kendisine iman ettiği ve itaat ettiği takdirde, onu hem dünyada hem de ahirette çok büyük ve sonsuz bir nimetle, kendinden bir sevgi ve hoşnutlukla müjdelemektedir. Bütün bunları da yalnızca kendisinden bir rahmet ve lütuf olarak karşılıksız bir şekilde vermektedir. O halde gerçek anlamda, herkesten çok sevilmeye, bağlanmaya layık olan yalnızca Allah’tır. Nitekim Allah, müminleri “Yalnızca Rabbine rağbet et.” (İnşirah Suresi, 8) ayetiyle uyarmaktadır.

Allah’ı seven bir insan, Allah’ın mümin kullarına karşı şefkat hisseder. Bu da, Allah’ın bu insanlar üzerindeki tecellilerine duyulan gerçek sevgiyi oluşturur. Bütün bunlardan dolayı, sevgi ancak Allah’ın zatına duyulur. O’nun tecellilerine karşı duyulan sevgi, ancak Allah kalpten ve hatırdan çıkarılmadan, O’nun adına beslenebilir. İnsanın bir kimseyi veya bir eşyayı Allah’tan bağımsız bir varlık olarak görüp de, onu, Allah’ı sever gibi sevmesi, şirk koştuğunun en belirgin alametlerinden birisidir. Dolayısıyla şirk koşmanın temelinde yanlış ve haksız bir sevgi vardır.

Sevgi konusunda, Rabbimiz bizleri birçok ayet-i kerime ile uyarmaktadır. Mesela Tevbe suresinin 24. ayetinde “De ki: Eğer babalarınız, çocuklarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, aşiretiniz, kazandığınız mallar, az kâr getireceğinden korktuğunuz ticaret ve hoşunuza giden evler, sizlere Allah’tan, O’nun Resulünden ve O’nun yolunda mücadele etmekten daha sevimli ise, artık Allah’ın emri gelinceye kadar bekleyin. Allah, fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez.” buyurulmaktadır. Dikkat edilirse uyarıldığımız konu tamamen sevgiyle ilgilidir. Rahmani ölçüye göre sevgi sıralaması Allah, O’nun Resulü ve O’nun yolundaki müminler olmalıdır.

Eşlerimizi, çocuklarımızı, evlerimizi ve mallarımızı sevebiliriz, ancak bunlara karşı duyduğumuz sevgi, Allah’a, Resulüne ve O’nun yolunda yaşamaya karşı duyduğumuz sevginin önüne geçtiği zaman, Rabbimizin azap ve musibet emrini beklememiz gerekir. Çünkü haddi aşan böylesi sevgilerin karşılığı İlahi nefret ve azaptır.

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Hz. Peygamber’in (asm) örnekliği konusu

Prof. Dr. Raşit Küçük'ün makalesi Hz. Peygamber'in örnek hayatının, ümmete örnek sayılmaması, onların hayatına yön …

Kapat