SAĞLIK OCAĞI
“İmandan sonra en hayırlı nimet sağlıktır.”
Hadis-i Şerif, Tirmizî
“Yiyecek ve içecek kaplarının ağzını açık bırakmayınız.”
Hadis-i Şerif, Müslim
“Mide dolunca karın ağrır, artık ilâçlar da fayda vermez.”
Sadi, Gülistan
“Hastalık, ruhun sporudur.”
Nietzche
“Hastalık kantarla girer, miskalle çıkar.”
Atasözü
ÖLDÜREN İLÂÇ
Şiddetli bir hastalığa yakalanan Fransa kralı XIV. Louis, kusturucu bir ilâçla çarçabuk iyileşmiş. Fakat bir süre sonra aynı hastalığa tutulan despot başbakan Kardinal Mazarin, aynı ilâçtan içer içmez can vermişti. Bunun üzerine halk arasında şöyle bir söz yayılmıştır:
“Şu ilâç Fransa’yı iki defa kurtarmıştır.”
YAŞAMAK İÇİN
Hikmetli konuşan birine:
– Günde kaç dirhem yemek yemeliyiz?
– Yüz dirhem kâfidir.
– Bu kadar yemek bir insana ne kuvvet verir ki?
– O kadarı seni sırtında taşır. Bundan fazlasını da sen sırtında taşırsın.
BİR TAVSİYE
Bir komedyene: “Hastalanınca ne yapalım?” diye sormuşlar.
– Mutlaka doktora gidin, demiş. Çünkü doktorların yaşaması lâzım. Doktorun yazdığı ilâçları muhakkak alın; çünkü eczacının da yaşaması lâzım. Ama o ilâçları sakın almayın/yutmayın, zira sizin de yaşamanız lâzım.
GERÇEK HATA
Bazı düşünürler, İran kisrasının huzurunda konuşuyorlardı. Fakat Büzürcmihr (adaletiyle tanınan Nuşirevan’ın veziri) ağzını bile açmıyordu. Yanındakiler Büzürcmihr’e:
– Niçin fikrini söylemiyorsun? dediler.
Büzürcmihr cevap verdi:
– Tabip ilâcı ancak hastaya verir. Görüyorum ki görüşlerin hepsi doğru. Bu durumda benim konuşmam manasız olur. Bir iş benim katkım olmaksızın meydana geliyorsa, o şey hakkında söz söylemem doğu olmaz. Eğer görsem ki bir kör yolda gidiyor, önünde bir kuyu var. Onu uyarmaz, susarsam, işte o zaman hata yapmış olurum.
Sadi, Gülistan
İNTİKAM
Güreşte başarılı olamayan biri, bu işten kazanamayacağını anlayınca doktorluk yapmaya karar vermiş.
Diyojen, onunla sokakta karşılaşınca, ne iş yaptığını sormuş.
Adam “hekim oldum” demiş. Büyük düşünür, dostunu tebrik etmiş:
– İşte, şimdi seni yerden yere vuranlardan intikamını alabilirsin…
ÖLÜLER KONUŞMAZ
İlâcının her derde deva olduğunu söyleyen satıcı kalabalığa şöyle sesleniyordu:
– Evet beyler, şu gördüğünüz ilâcı tam 26 senedir satıyorum. Daha şimdiye kadar kimseden şikâyet gelmedi.
Kalabalığın içinden bir ses yükseldi:
– Doğru, ölüler konuşmaz ki!..
ÇARE
Adam, doktora gitti:
– Yatağıma girince, somyanın altında birinin olduğunu düşünüyorum. Yatağın altına yatınca da üstte biri var gibi geliyor. Alt üst, alt üst… delireceğim…
Doktor, hastayı üç ayda iyileştireceğini, tedavi ücreti olarak da beş bin lira alacağını söyledi..
Hasta, bu problemle yaşamaya karar verdiğinden tekrar muayeneye gelmedi. Bir ara doktorla karşılaştı. Doktor, neden gelmediğini sordu. Adamın cevabı enteresandı:
– Ben meseleyi beş liraya hallettim. Marangoz geldi ve somyanın ayaklarını kesti.
AK SAÇLAR
Yaşı hayli ilerlemiş olan kadın, girdiği eczanedeki görevlinin kulağına eğilmiş:
– Evlat, ağarmış saçlar için bir şeyiniz var mı?
Tezgâhtar ceketini iliklerken aynı fısıltıyla cevap vermiş:
– Derin saygıdan başka bir şeyimiz yok efendim.
Mahir Duman
- Mal – Mülk - 6 Haziran 2024
- Kulluk - 19 Mayıs 2024
- Konuşma - 16 Nisan 2024
- Kitap - 4 Nisan 2024
- Kibir – Tevazu - 21 Mart 2024
- Kardeşlik – Yardımlaşma - 9 Mart 2024
- Kahramanlık – Korkaklık - 21 Şubat 2024
- Kadın – Erkek Dünyası - 12 Şubat 2024
- Bir Adım Öteye… - 1 Şubat 2024
- İnsan Olmak - 27 Ocak 2024