Ana Sayfa / Yazarlar / Yalancının Mumu 51 Senedir Yanıyor

Yalancının Mumu 51 Senedir Yanıyor

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

Ay’a bugünkü teknoloji ile dahi insanlı yolculuk yapmak çok zordur. Çünkü Apollo1’den itibaren onlarca ABD’li astronot hayatını kaybetmiştir. Fakat ABD Başkanı Kennedy’nin dünyaya verilmiş bir sözü vardır.

Bu nedenle sahte bile olsa bir insanlı Ay Yolculuğu düzenlenmiştir. Satürn 11 roketi Ay’a örümceği indirmedi ama indirmiş gibi Hollywood stüdyolarında çekimler yapıldı. Figüranlar da astronot kıyafeti giyip yavaşlatılmış çekimle çok güzel bir gösteri sundular.

Gerçekten de rollerinin gereğini başarı ile yerine getirdiler. Dünya yörüngesinde bir kaç tur attıktan sonra (Belki Ay’ın yörüngesinde de turlamış olabilirler fakat çok az bir ihtimaldir) dünyaya dönerek kahramanlar gibi karşılandılar. İşin ilginç tarafı Rusya bu yalana inanmasa da ABD ile bazı anlaşmaları gereğince sesini çıkarmadı. Fakat birçok Rus uzay bilimcisi bunun sahtekârlık olduğunu söylemiştir.

Gerçek insanlı yolculuk ise Apollo 13 ile oldu. Fakat çeşitli arızalar nedeni ile Ay’ın yörüngesinde bir tur döndükten sonra dünyaya döndüler. Diğer 5 yolculuk ise eski yalanları sürdürmek adına yine aynı ABD’deki yasak bölgede yapılan çekimlerin piyasaya sunulması şeklinde oldu. Zira insanoğlu hala Ay’a ayak basabilmiş değildir.

Fakat sondalar ve insansız araçlar ile Ay yüzeyine onlarca başarılı yolculuk yapılmıştır. Çünkü Güneş radyasyonundan canlıların etkilenmesi nedeniyle insansız araçlar bu iş için uygundur.

Eğer Apollo 11 adı verilen ve birebir aynısı olan müzede sergilenen araçla bu yolculuk yapılsaydı; Amstrong ve ekibi köfte olarak dünyaya geleceklerdi. Çünkü bu araç ile Van Allen kuşağı dışında sağlıklı bir şekilde insanın barınması ve yaşaması mümkün değildir.

Evet. yalanlarla istediğin yere kadar gidebilirsin fakat geri dönemezsin….

İşte ABD ve NASA’nın yıllardır kurtulmak istediği fakat başaramadığı rezalet aynen bu şeklidedir.  Şimdi tekrar Ay’a insanlı yolculuk yapılacağını söylemeye başladılar. Tarih olarak 2023’ü söyleseler de bu günkü teknoloji ile çok zor olduğunu kendileri de biliyorlar.

Her şeyden önce Güneş radyasyonunu insanlara karşı zararsız hale getirecek uzay araçları ve giysileri imal etmek gerekiyor. Zira Van Allen kuşağı dışına çıkıldığında Güneş ışımaları canlı organizmaların kimyasını bozuyor.

Güneş radyasyonunu önleyecek zırhlı elbiseler üretilmiş olsa bile Ay yüzeyine iniş yapacak roketi imal etmek hala çok pahalı. Çünkü Ay’da atmosfer olmadığı için uzay araçlarını uçak gibi rüzgarla birlikte uçuramıyorsunuz…

Hadi bunu da bir şekilde başardınız diyelim. Ay yüzeyinden kaldırılacak bir roket ile yörüngede buluşacak uzay aracını kenetlemek hala oldukça pahalı ve güç bir işlemdir.

Şimdi kalkıp hala 1969 yılı teknolojisi ile Ay’a insanlı yolculuk yapıldığını iddia etmek gerçekten insanı zor duruma düşürecek bir durumdur. Gerçi sayısız film ve belgesel bu konuyu inceleyerek “Sahte İnsanlı Ay Yolculuğunun”  bir propagandadan ibaret olduğunu ortaya koymuştur. Lakin ABD’nin şerrinden korkan bilim adamı kılıklı çok sayıda düzenbaz olduğunu da unutmamak gerekir.

Ben Ay’a insanlı bir yolculuk yapılabileceğine inanıyorum. Fakat bunun için en az 25 senelik bir uğraş gerekiyor. Zira aşılması gereken o kadar ciddi teknik sorunlar var ki her birisi için milyarlarca dolarlık araştırma geliştirme harcaması gerekiyor.

Hepsi bir tarafa Ay’a insanlı olarak gitmeyi göze alacak gözü pek astronotlara ihtiyaç vardır. Bu astronotlar aynı zamanda çok iyi bir roket pilotu da olmalıdır. Dikkat edin savaş uçağı pilotu demiyorum. Çünkü uçaklar atmosferde rüzgarın üstüne binerek kolayca iniş ve kalkış yapabiliyorlar. Fakat atmosferin bulunmadığı Ay yüzeyine bir uzay aracını indirmek ve kaldırmak yetmedi Ay yörüngesindeki uzay aracı ile kenetlemek her babayiğidin harcı değildir.

Bu arada ABD’li astronot Neil Armstrong’u da unutmamak gerekiyor. 1969’da Ay’a ayak bastığı rolünü ekibi ile birlikte çok başarılı bir şekilde oynamış ve öldüğü 2012 yılına kadar gerçekleri gizlemeyi başarabilmiştir. Diğer figüranları da kutlamak Hollywood artistlerine taş çıkarırcasına rollerini yıllarca sürdürmek büyük bir başarıdır, vesselam…

Yazar : Vehbi KARA

Dr. Vehbi KARA, 1965 Yılında İstanbul’da doğdu. İlk ve orta eğitimini yine İstanbul’da tamamladıktan sonra 1982 yılında Deniz Harp Okuluna girerek askeri öğrenci olarak eğitimine devam etti. 1986 Yılında Kontrol Sistemleri bölümünden Elektrik-Elektronik Mühendisi olarak mezun olduktan sonra Teğmen rütbesi ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı savaş gemilerinde ve karargâh birimlerinde deniz subayı olarak görev yaptı. Savaş gemilerinde güdümlü mermi ve top atışlarında birincilik kazanmıştır. 1997’de Yüzbaşı rütbesinde iken askerlik mesleğinden ayrıldı ve ticaret gemilerinde çalışmaya başladı. Gemi Kaptanı olarak çeşitli ülkelere ait 30’dan fazla ticari gemide görev yapmış çalıştığı firmalardan ödüller almıştır. 2011 Yılında Araştırmacı kadrosu ile İstanbul Üniversitesinde göreve başladı ve halen de bu üniversitenin Su Ürünleri Fakültesinde ve Mühendislik Fakültesinde denizcilikle ilgili meslek dersleri öğretmenliği görevini yürütmektedir. 1997 Yılında İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Bölümünde “Petrole Dayalı Stratejiler ve Uluslararası İlişkilerde Petrolün Rolü” isimli çalışması ile yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. 2015 Yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkileri Bölümünde “Çalışma İlişkileri Açısından Kapitalizm Sonrası Dönem: Malikiyet ve Serbestiyet Devri” başlıklı çalışması ile doktora eğitimini tamamlamıştır. Uzakyol Kaptanı yeterliliğinde gemi kaptanlığı, Denizci Eğitimci Belgesi ve Elektrik-Elektronik Mühendisliği sertifikaları mevcuttur. Denizcilik, askerlik, tarih ve iktisat konularında çeşitli dergi, gazete ve internet sitelerinde makaleler yazan Vehbi KARA’nın “Bahriyede 15 Yıl” ve “Altı Ayda Altı Kıta” isimli iki kitabı bulunmaktadır. Evli ve iki çocuk babasıdır.

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Buncacık Ehliyet Bile…

“Allah size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor. Allah, bununla …

Kapat