Ana Sayfa / Yazarlar / Yetmez Ama Evet / Vehbi KARA

Yetmez Ama Evet / Vehbi KARA

Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

1 Şubat 2017 Akşamı eski ismi Karadeniz TV yeni ismi ise KRT olan bir televizyon kanalında Anayasa değişikliği ile ilgili olarak Çağlar Cilara’nın programına katıldım. Yayında tek konuk olduğum için konuşma fırsatım oldu. Sağ olsun Çağlar Bey o kadar çok soru sordu ki bir saatten fazla yayın devam ettiği halde zamanın nasıl geçtiğini anlayamadım. Son iki dakikamız kaldı deyince de toparlamaya çalışarak anayasa hakkındaki düşüncelerimi dile getirmeye çalıştım.

Kırk yamalı bohçaya çevrilen faşist darbeci Evren’in dayattığı 1982 Anayasası ülkemizin sorunlarına karşı etkisi sınırlıdır. Askeri vesayet anayasası olduğundan dolayı halkın temsilcilerinin ülkeyi yönetmesine fırsat tanımamaktadır. Vesayet unsurları olan Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Yargıtay ve Silahlı Kuvvetler aracılığı ile işbaşına gelen bütün hükümetlerin icraat yapmasına engel olmaktadır. İşte bu yüzden yapılan değişikliği onaylıyor fakat yeterli bulmuyorum. İşte bu yüzden de “yetmez ama evet” başlığını kullandım.

Mevcut 1982 Anayasası, halk tarafından büyük oranda kabul edilmiştir zira darbecilerden bir an önce kurtulup serbest siyasetin yapılacağı bir döneme geçilmek istenmiştir. Zaten bu anayasanın alternatifi de yok idi.  “Kırk katır mı, kırk satır mı” Anayasası olup mecburen halkımız kabul etti ve darbe sıkıyönetiminden kurtularak normal siyasi rejime kavuşmuş oldu.

Daha ilk seçimde darbecilerin adayı Emekli General Turgut Sunalp, onca desteğe rağmen büyük bir yenilgiye uğradı ve siyasi hayatımızdan darbecilerle beraber hep birlikte defolup gittiler. Rahmetli Özal bunlara haddini bildirerek tankla, topla, sopayla devletin idare edilemeyeceğini gösterdi. Geriye milletimize çektirmiş olduğu acılar ve bir de bu faşist askeri vesayet anayasası kaldı.

Bu öyle bir anayasa ki Cumhurbaşkanı’na faşistlerde dahi olmayan olağanüstü yetkiler vermişti.  Yetmedi, “nesli tükenen kelaynak kuşlarının korunması” hariç her şeyi anayasaya doldurmuşlardı. Hatta benimde ordudan atılmama sebep olan Askeri Şura Kararlarının yargı denetimine kapalı olması gibi su katılmamış bir faşist kural dahi konulmuştu. 12 Eylül 2010 referandumunda da yine “yetmez ama evet” deyip bu elini nereye atsan faşist ruhu bulunan anayasanın birkaç maddesinden daha kurtulmuştuk. Programda işte bu hususa vurgu yaparak sade basit ve 15-20 maddeyi geçmeyen bir anayasa olması gerektiğini anlatmaya çalıştım.

Bu anayasanın 4. Maddesi için ağır ifadeler kullandım. Malumunuz bu madde der ki; Anayasa’nın ilk 3 maddesi değiştirilemez hatta değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Evlatlarımızın torunlarımızın geleceğine ipotek koyan ve dünyanın hiçbir yerinde bulunmayan bu diktatör maddesini eleştirdim. Hakikaten bunu savunan insanlar ne derece büyük bir ayıp işlediklerinin farkında değiller. Belli ki fazla rakı içmekten beyinleri sulanmış. Aksi takdirde böylesine faşistçe bir yaklaşımı aklı başında olan hiçbir insan kabul etmez.

Ne bu yahu! Haşa! Allah’ın emri mi ki değiştirilemesin. Aldıkaçtı’nın dalkavukluğundan öte bir şey mi? Millet mecburen bu dayatmaları kabul etti. Zira “Netekim Paşa’nın” zevzekçe konuşmaları millete gına getirmişti. Daha na ne kadar tahammül edilebilirdi ki? Defolup gitsin diye bu faşist metinlerle dolu anayasaya “evet” deyip darbecilerden biran önce kurtulma yolunu seçti, vesselam…

Yazar : Vehbi KARA

Dr. Vehbi KARA, 1965 Yılında İstanbul’da doğdu. İlk ve orta eğitimini yine İstanbul’da tamamladıktan sonra 1982 yılında Deniz Harp Okuluna girerek askeri öğrenci olarak eğitimine devam etti. 1986 Yılında Kontrol Sistemleri bölümünden Elektrik-Elektronik Mühendisi olarak mezun olduktan sonra Teğmen rütbesi ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı savaş gemilerinde ve karargâh birimlerinde deniz subayı olarak görev yaptı. Savaş gemilerinde güdümlü mermi ve top atışlarında birincilik kazanmıştır. 1997’de Yüzbaşı rütbesinde iken askerlik mesleğinden ayrıldı ve ticaret gemilerinde çalışmaya başladı. Gemi Kaptanı olarak çeşitli ülkelere ait 30’dan fazla ticari gemide görev yapmış çalıştığı firmalardan ödüller almıştır. 2011 Yılında Araştırmacı kadrosu ile İstanbul Üniversitesinde göreve başladı ve halen de bu üniversitenin Su Ürünleri Fakültesinde ve Mühendislik Fakültesinde denizcilikle ilgili meslek dersleri öğretmenliği görevini yürütmektedir. 1997 Yılında İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Bölümünde “Petrole Dayalı Stratejiler ve Uluslararası İlişkilerde Petrolün Rolü” isimli çalışması ile yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. 2015 Yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkileri Bölümünde “Çalışma İlişkileri Açısından Kapitalizm Sonrası Dönem: Malikiyet ve Serbestiyet Devri” başlıklı çalışması ile doktora eğitimini tamamlamıştır. Uzakyol Kaptanı yeterliliğinde gemi kaptanlığı, Denizci Eğitimci Belgesi ve Elektrik-Elektronik Mühendisliği sertifikaları mevcuttur. Denizcilik, askerlik, tarih ve iktisat konularında çeşitli dergi, gazete ve internet sitelerinde makaleler yazan Vehbi KARA’nın “Bahriyede 15 Yıl” ve “Altı Ayda Altı Kıta” isimli iki kitabı bulunmaktadır. Evli ve iki çocuk babasıdır.

Tüm Yazıları Göster
Faydalı ise lütfen bağlantıyı paylaşınız, tavsiye ediniz. Kaynaksız kopyalamanıza rızamız yoktur.

İlginizi Çekebilir

‘Salâvatın Mânâsı Rahmettir!..’ 

‘SALAVÂTIN MA‘NÂSI RAHMETTİR!..’  “(Ey resûlüm!)  (biz) seni ancak âlemlere bir rahmet olarak gönderdik!..” (Enbiya,107) “İşte seni …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki yazıyı okuyun:
Hâlâ Anlamadınız mı? / Nazif ELVERİR

"HÂLÂ ANLAMADINIZ MI! ÖNCE ÜSTADIMIZIN MUTLAK VEKİLLERİNDEN BİZLERİ KOPARDILAR. FETULAH HOCAYI ÜSTADIMIZIN DEVAMI DİYE ÖNÜMÜZE …

Kapat