2017-03-20
Hâfız Nâmık ŞENEL Ağabey’in, Ömer ÖZCAN Bey’e anlattığı iki hâtırasını arz ediyoruz:
Hırsızın Islâhı
Benim Seydi Yüce isimli bir komşum vardı. Ona halk “Bomba” derdi. Müthiş hırsız ve şerli bir adamdı bu. Bana bir gün “Hafız, Bediüzzaman’la beni bir görüştürsene… Ben bu işlerden vazgeçmek istiyorum. Ne olur, beni onunla görüştür!” dedi.
Adaçalı’da Yorgunbaba denilen bir yatır vardır. Üstad ona sık sık ziyarete giderdi.
İşte, Bomba bir gün oradan koyun aşırmış… Üstad Hazretleri’ni orada görünce koyunları bırakıp onun elini öpmek için koşmuş Üstad’a doğru. Üstad yürüyormuş o esnada. Epey koşmuş; fakat bir türlü yetişememiş. Bunu bana anlatırken “Bu gençliğimle ben ona yetişemedim, elini öpemedim… İllâ ki bunda bir iş var. Sen elini öptür” diye yalvardı bana.
Ben de gittim Zübeyir Ağabey’e aynısını anlattım. O da Üstad Hazretleri’ne… Üstad, “Gelsin” demiş. Beraber Üstad’a gittik. Orada sayıp döküyor yaptıklarını… O yaptıklarını anlamaya başlayınca Üstad, “Sen tövbe et! Ben de tövbenin kabulü için Allah’a dua edeyim” dedi. Hakikaten bu adam bir daha bu işleri yapmadı, kurtuldu. İşte Üstad böyle bir üstattı! Buna da şahit olmuştuk.
Birçok hatırasından biri de şöyle:
Halkın Yüzde 60-70’inin dindar olması meselesi
1958 zannediyorum. Bir gün Halk Partisi, Cumhuriyetçi Millet Partisi, Hürriyet Partisi ortak birleştiler ve “Ege Taarruzu” diye ortaya çıktılar. Ben de Üstad Hazretleri’nin yanındayım. Hava soğuk… Üstad bana “Sobayı yak” dedi. Ben sobayı doldurmaya başladım. Bu arada Hamza Emek, elinde birkaç gazete ile geldi. Üstad, “Hamza Kardeşim ne var?” dedi. “Efendim üç parti Ege Taarruzu’na çıktılar” dedi. Üstad, “Menderes ne yapıyor?” dedi. “Menderes Vatan Cephesi kurdu, müdafaa vaziyeti kurdu” dedi Hamza Ağabey. Üstad: “Menderes dindarlarla birlikte olursa elli tane parti birleşse de bir şey yapamazlar. Dindarlarla beraber olmazsa tepetaklak gider. İttihad-ı Muhammediye Partisi var. Bu partinin başa geçebilmesi için halkın yüzde altmış-yetmişinin intibaha gelmesi lazım ki bu parti iktidara gelebilsin. Yoksa zararı olur. Dini siyasete alet etmek zorunda kalır. Zararlı olur” dedi. Ben o zaman, “Efendim, böyle bir parti yok. Bu hangisidir” diye sorayım dedim içimden; utandım. Herhalde dindarları kastediyordur diye düşündüm, sormadım. Bu hadise ilk defa benimle Hamza Emek’in yanında söylendi. Sonra Emirdağ Lâhikası‘na geçmiş bu mektup. *
*
Bahsi geçen mektup Emirdağ Lahikası‘nda şu şekilde başlamaktadır:
“Kalbe ihtar edilen içtimaî hayatımıza ait bir hakikat:
Bu vatanda şimdilik dört parti var. Biri Halk Partisi, biri Demokrat, biri Millet, diğeri İttihad-ı İslam’dır.
İttihad-ı İslam Partisi: Yüzde atmış-yetmişi tam mütedeyyin olmak şartıyla, şimdiki siyaset başına geçebilir. Dini siyasete alet etmemeye, belki siyaseti dine alet etmeye çalışabilir. Fakat çok zamandan beri terbiye-i İslamiye zedelenmesiyle ve şimdiki siyasetin cinayetine karşı dini siyasete alet etmeye mecbur olacağından, şimdilik o parti başa geçmemek lazımdır…” Bediüzzaman Said Nursî, Emirdağ Lâhikası
Ömer ÖZCAN; Ağabeyler Anlatıyor’dan
- Mehmet Nuri BİNGÖL”ün Edebî Yolculuğu - 30 Ağustos 2024
- Risale-i Nur’da ve Hatıralarda Kurban Bayramı - 15 Haziran 2024
- Ramazan’dan Sonra - 24 Nisan 2024
- Ramazan Bayramı ve Peygamber Efendimizin Bayramı - 9 Nisan 2024
- Kadir Gecesi ile İlgili Yazılar - 5 Nisan 2024
- Saatler ve Manzaralar / Yahya Kemal BEYATLI - 30 Mart 2024
- Peygamberimizin (asm) İtikâfı - 29 Mart 2024
- Aydınların Dilinden Bediüzzaman Said Nursî / Vefatının 64. Sene-i Devriyesi Hatırasına (video).. - 25 Mart 2024
- Sükûtun Zarâfeti / İmam Süyutî - 23 Mart 2024
- “Oruç, Bıçağa Gerek Duyulmayan Bir Ameliyattır.” - 20 Mart 2024