ZENGİNLİK – FAKİRLİK
“Para mıyım ki herkes beni sevsin!..”
Ebulfez Elçibey
“Zenginin horozu bile yumurtlar.”
Atasözü
“Kapısı kapalı olan zenginin, kalbinin açık olduğu şüphelidir.”
Ahmet İhsan Genç
“Güvenme varlığa, düşersin darlığa.”
Atasözü
“Cebi delik yolcu, hırsızın yüzüne şarkı söyler.”
Julvenalis
PARANIN FAYDASI
Hz. Ali, parayı eline alır ve şöyle dermiş:
– Ey para, doğrusu ‘öf!’ sana… Sen öyle bir şeysin ki, insanın elinden çıkmadıkça bir faydan dokunmuyor.
İKİSİ DE DERT
Abdülhak Hamid, mutluluk bakımından zenginlikle züğürtlük arasında pek fark görmezdi. Bir gün, bu görüşünü şöyle açıkladı:
– Zenginin derdi bin türlü ekonomik gaile, fakirin sıkıntısı besleyemediği ailesidir. Onun için zenginlikle züğürtlük arasında pek fark yoktur!..
BİR AHİR ZAMAN MASALI
Uygarlık öylesine ilerlemiş ki “insan” her şeyi yapacak güce kavuşmuş. Zenginlemiş. En modern silâhları, bombaları icat etmiş.
Robotlar yapmış insansı…
Zaman ilerlemiş “insan” başını havaya kaldırmış ve şöyle haykırmış:
– Artık insan bile yapabiliriz. Tanrıya ihtiyaç kalmadı.
Tam bu sırada kulakları sağır eden bir ses duyulmuş:
– Yap da görelim!..
“İnsan”, insan yapmak amacıyla yere eğilmiş. Bir avuç toprak almış.
Yine gök gürlemesi gibi bir ses:
– Hişştt!.. Kendi toprağından, kendi toprağından…
GEÇMEZ AKÇE
Sultan Aziz, sadrazam Keçecizâde Fuat Paşa ile devletin maddî sıkıntılarını konuşuyorlardı.
Sultan dedi ki:
– Ah Fuat, harcamakla bitmeyen bir para olsa da şu sıkıntılardan kurtulsak!
Nükteleriyle meşhur Keçecizâde şöyle dedi:
– Harcamakla tükenmeyen paraya geçmez akçe derler padişahım. Harcanamayacağı için tükenmez…
BİR DERS
Ululardan biri, dostunu ziyarete vardı. Onu, inşaat işçilerine para dağıtırken gördü.
Dostundan on akçe istedi. Aldığı parayı herkesin şaşkın bakışları arasında toprağa gömdü. Arkadaşı itiraz edecek oldu:
– Ne yapıyorsun?
– Ne olacak… Sen bu kadar malı taşa, toprağa veriyorsun. Ben şu akçeyi yere gömmüşüm çok mu?..
SULTANIN GÖZYAŞLARI
Hindistan’ın ilk Müslüman fatihi Gazneli Mahmud ölüm döşeğindedir. Altın, gümüş, ne varsa önüne getirilmesini ister. Onları görünce de çocuklar gibi ağlar ve şöyle mırıldanır:
– Bu hazineleri elde etmek için nice tehlikelerle karşılaştım. Ne kadar yoruldum. Bunları korumak için de çok gayret sarf ettim. Fakat şu anda ölmek üzereyim. Bütün servetimi bırakıp gidiyorum işte…
BATIRAN PARA
Sokrat hayranı bir zengin, bütün servetini ona bağışlar. Zenginin ölümünden sonra, vasiyeti gereği bir çuval altın Sokrat’a teslim edilir.
Ünlü filozof, altın çuvalını kayığa koyup denize açılır.
Ardından altınları suya atmaya başlar. Bir yandan da şöyle der:
– Ey para! işte seni batırıyorum ki benim ruhumu batırmayasın..
Mahir Duman
- Mal – Mülk - 6 Haziran 2024
- Kulluk - 19 Mayıs 2024
- Konuşma - 16 Nisan 2024
- Kitap - 4 Nisan 2024
- Kibir – Tevazu - 21 Mart 2024
- Kardeşlik – Yardımlaşma - 9 Mart 2024
- Kahramanlık – Korkaklık - 21 Şubat 2024
- Kadın – Erkek Dünyası - 12 Şubat 2024
- Bir Adım Öteye… - 1 Şubat 2024
- İnsan Olmak - 27 Ocak 2024